Alan Jay Heeger

Alan Jay Heeger

Alan J. Heeger, 22 Ocak 1936 yılında, soğuk bir kış sabahında, Amerika Birleşik Devletleri’nin Iowa Eyaleti’ndeki Sioux City şehrinde dünyaya geldi. Heeger ailesi, 1904 yılında, henüz Alan’ın babası 4 yaşındayken Rusya’dan, Yahudi göçmenler olarak Iowa Eyaleti’ne geldiler. Annesi ise Nebraska Eyaleti’nde dünyaya geldi. Annesi ,Yahudi göçmenlerin buradaki ilk nesil çocuklarındandı.

Hayatının ilk yılları Sioux City şehrine 56 km uzaklıkta bulunan, küçük bir şehir olan Akron şehrinde geçti. İlköğretim hayatını burada tamamladı ve erkek kardeşi Gerald da burada dünyaya geldi. Alan 9 yaşındayken, babasını kalp rahatsızlığından dolayı kaybetti. Babasının ölümünden sonra, annesi kendi ailesine daha yakın olmak istediği için, Omaha şehrine taşındılar.

Hatırladığı en güçlü anılarından birisinin, annesinin ona üniversite eğitimi almanın ne kadar önemli olduğunu söylemesi, olduğunu belirten Alan’ın, annesi, liseden sonra üniversite okumak için burs kazanmış fakat kendi ailesine maddi destek vermek zorunda olduğu için üniversiteye gitmek yerine çalışmak durumunda kalmıştı. Alan, üniversite eğitimi alma sorumluluğunun her zaman bilinceydi. Ailesinden kimse liseden sonra eğitim hayatına devam etmemişti, Alan ve kardeşi ailedeki ilk doktora derecesi alanlardı.

Lise hayatındaki en önemli başarısının, daha sonradan eşi olacak olan Ruth ile tanışması olduğunu belirten Alan, lise hayatı boyunca hep iyi bir öğrenciydi. Lise hayatını bir an önce bitirip daha önemli şeyler öğrenmek için de sabırsızdı ve lise öğrenimini bir yıl erken bitirdi.

Üniversite hayatına, mühendis olmak üzere, Nebraska Üniversite’sinde başladı. Bilimi, kariyer olarak devam ettirmek o zamanlar aklında yoktu. Fakat bir eğitim dönemi geçtiğinde, mühendisliğin kendisine göre olmadığına ikna oldu ve üniversite hayatını fizik ve matematik alanlarında çift ana dal yaparak sürdürdü. Son sınıfında, dersleri arasında en önemli olan, Profesör Theodore Jorgensen tarafından verilen, Modern Fizik idi. Ayrıca Profesör Jorgensen, Alan’ı kuantum fiziğiyle ve 20. yüzyıl bilimiyle tanıştıran kişi de olmuştu. Üniversite hayatı boyunca da hala ‘gerçek fizik’ ile tanışmak için sabırsızdı.

Üniversiteden sonra, Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde fizik alanında doktora programına başladı. Bu esnada Palo Alto şehrinde de yarı zamanlı bir işte çalışıyordu. Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri sabah okuldaki derslerine katılıp öğle yemeğinden sonra Palo Alto’daki işine gidiyordu, bu yorucu tempo nedeniyle, eşi Ruth ile Berkeley’deki öğrenci evlerine taşınmaları kötü bir karar olmamıştı ve doktora için araştırmalarına tam zamanlı olarak devam etmeye başlamış oldu.

Doktora programına başladığında hedefi, teorik tezini Charles Kittel gözetiminde yazmaktı. Charles Kittel ile yaptığı görüşmeler sonucunda bu hedefine kabul edilmişti. Fakat Kittel, Alan’ın ‘Bir insanın bana verebileceği en iyi tavsiyeydi.’ Şeklinde bahsettiği bir tavsiyede bulunmuştu Alan’a. Bu tavsiye, çalıştığı teori ile ilgili etkileşimde bulunan, deneysel çalışmalar yapan biriyle birlikte çalışmayı da göz önünde bulundurmasıydı. Alan, bu tavsiyeye uydu ve Alan Portis’in araştırma grubuna katıldı. Portis ile çalışmaları boyunca, fizik hakkında nasıl düşünmesi gerektiğini ve problem seçimine hakim olmak ile ilgili çok şey öğrendi.

1961 yılında, doktora programını tamamladıktan sonra, 20 yıldan daha uzun süre öğretmenlik yaptığı Pensilvanya Üniversitesi, Fizik bölümüne katıldı. ‘Yoğunlaşmış madde fiziği’ çalışmaları için heyecan verici bir dönem oldu ve Robert Schrieffer ile  ‘metallerdeki manyetik kirlilik ve Kondo etkisi’ ile igili deneysel çalışmalar yapmaya başladı. Schrieffer’den, çok kütleli fiziği öğrendi. 1970-1975 yılları arasında Anthony Garito ile ‘metal fiziği’ alanında çalışmalar yürüttü. 1975 yılında, özgün metalik polimer, poli (sülfür-nitrat) ile ilgili makaleler literatürde ilk kez yer almıştı. Bu olağan dışı metal, Alan’da çok merak uyandırmıştı ve bu alanda yapılan çalışmalara dahil olmak istiyordu. Bunun için, bu alanda çalışmalar yaptığını duyduğu Pensilvanya Üniversitesi, Kimya Bölümü’nden Alan MacDiarmid ile birçok görüşmeler yaptı. Bu görüşmeler sonucu, ulaşmaları gereken hedef için fizik-kimya sınırını aşmaları gerektiğini fark ettiler ve devamındaki görüşmeleri, birbirlerinden karşılıklı bir şeyler öğrenerek devam etti. Bu esnada ‘metal-yalıtkanlık dönüşümü’ konusu ilgisini çekmeye başlamıştı. Bu ilgisinden hidrojen atomlarının doğrusal zincirlerini model göstererek MacDiarmid’e bahsetti. MacDiarmid konuya, ‘Hidrojen atomlarının doğrusal zincirleri diye bir şey yoktur.’ Şeklinde yaklaştı. Aralarında bu konuyu tartıştıktan sonra, tekrar eden birim başına eşleşmemiş elektron sistemlerine örnek olarak, -CH- birimindeki pi bağı zincirlerinin soyutlanmasına yoğunlaştılar ve bu alanda çalışmalar yürüttüler.

MacDiarmid, Japonya’ya yaptığı bir seyahatte verdiği dersler vasıtasıyla, Japon kimyacı Hideki Shirakawa ve poliasetilen ile tanıştı. MacDiarmid, Japonya’dan döndüğünde Alan’a -CH- ile ilgili büyük heyecanından bahsetti. Alan ve MacDiarmid, Hideki Shirakawa’yı misafir bilim adamı olarak Pensilvanya Üniversitesi’ne getirttiler. Kısa zaman içerisinde, -CH-‘ın elektirik iletkenliğinde kayda değer artış ve bu artışın sebebinin yalıtkanlıktan (yarı iletkenlik) metale olan dönüşüm olması gibi bulgulara ulaştılar.

Zamanla, özel fizik departmanı kurma fırsatı, Schrieffer ile çalışmalarını sürdürebilme ve Fred Wudl ile çalışma imkanı ve Santa Barbara’nın güzelliğinin çekiciliğinin de etkisiyle, Santa Barbara’da yaşamak için aklı çelindi. Alan ve Wudl, buradaki Kaliforniya Üniversitesi’nde çalışmaya başladılar ve 15 yılı aşkın süre boyunca üretici bir işbirliği ile çalıştılar.

Alan’ı ‘ultra hızlı darbeli lazer spektroskopisi’ ve ‘hızlı geçişli foto iletkenlik’ ile ilgilenmeye sürükleyen kişi Daniel Moses idi. Alan, Daniel Moses ile Pensilvanya Üniversitesi’nde başlayıp Kaliforniya Üniversitesi, Santa Barbara’da devam ederek toplam 20 yıl boyunca birlikte çalıştı.

1986 yılında, polimer iletkenliği üzerinde çalışan, Alan ve MacDiarmid polimer biliminde amatörlerken, bu alanda profesyonel olan Paul Smith’i DuPont Araştırmalar Merkezinden, Kaliforniya Üniversitesi, Santa Barbara’ya geçmeye ikna ettiler. Alan, polimerlerin mekanik özellikleri ile ilgili her şeyi Paul Smith’ten öğrendi.

1990 yılında, Alan ve Paul, iletken polimerlerin ticari ürünler olarak geliştirilebileceklerine karar verdiler. Bu amaçla da UNIAX kurumunu kurdular. Alan’ın Çin’e yaptığı bir gezide tanıştığı ve Kaliforniya Üniversitesi’ne getirttiği Yong Cao, bu kurumun ilk çalışanı oldu. 90’lı yıllarda, UNIAX, iletken polimerlerin teknolojik ve bilimsel açıdan geliştirilmesine yaptığı önemli katkılarla, bu alanda lider rolü oynadı.

2000 yılında, Alan G. MacDiarmid ve Hideki Shirakawa ile birlikte ‘iletken polimerlerin keşfi ve geliştirilmesi’ konu başlığı ile kimya dalında Nobel Ödülü aldı.

Tiyatroya her zaman ilgisi ve hayranlığı olan Alan J. Heeger, 2000 – 2005 yılları arasında Santa Barbara’da, Tiyatro Grubu Birliği’nde (Ensemble Theatre Group), Yönetmenler Birliği’nin üyesi oldu ve dört tane Broadway oyunun yapımında rol oynadı.

2001 yılında ise Ulusal Bilim Akademisi’ne katıldı.

Şu an, eşi Ruth, David ve Peter adında, ikisi de akademisyen olan iki oğlu ve dört torunuyla birlikte yaşamına devam ediyor.

858 Kez Okundu

İnovatif Kimya Dergisi

İnovatif Kimya Dergisi aylık olarak çıkan bir e-dergidir. Kimya ve Kimya Sektörü ile ilgili yazılar yazılmaktadır.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!