Glioblastomlara Karşı Yeni Etki Maddesi
Fotoğraf : Yukarıdaki görselde kırmızı oklarla gösterilen yerler glioblastomlar yani beyin tümörleridir.
40’lı yıllarda sıtmanın tedavisi için kullanılmaya başlanan bir maddenin kötü huylu beyin tümörleriyle olan mücadelede yardımcı olabileceği düşünülüyor. İsveçli araştırmacılar bunu geniş alanda tertip edilmiş testlerle keşfettiler. Glioblastomlar bu bileşiğe baloncuklar atıp patlatarak reaksiyon gösteriyorlar.
Stockholm Karolinska Enstitüsü’nden Patrik Ernfors bu durumu:“Bu kanser tedavisinde tamamiyle yeni olan bir etki mekanizması,”diye açıkladı. Araştırmacı ve ekip arkadaşları “Cell” adlı ihtisas dergisinde; etkimenin normal vücut hücrelerinin, kök hücrelerinin ve farklı türdeki kanser hücrelerinin henüz tepki vermedikleri bir konsantrasyonda bile ortaya çıktığını yazdılar. Aynı şekilde balıklar ve farelerde uygulanan testler de birinci seviye klinik araştırmaları yüreklendirecek şekilde olumlu sonuçlar vermiştir.
Gliobastomlar hızlı büyüyorlar ve çevredeki beyin dokusunda yayılıyorlar. Radyoterapi, kemoterapi ve operasyon gibi agresif kombinasyonları içeren yöntemlere rağmen gliobastomları kontrol altına almak oldukça güç, çünkü tümör neredeyse her zaman geriye kalan hücrelerden yeniden büyüyor. Genelde hastalar teşhisten sonra 2 yıl içinde ölüyorlar.
Bugüne kadarki etki maddesi aramaları başarısız olmuştu. Bundan dolayı Ernfors ve ekibi bu yelpazede rastgele 1364 farklı kimyasal bileşik test etti. Gerçekten bunlardan bazıları düşük yoğunlukta gliobastomların hücre kültürlerini durdurmayı başarsa da normal bağ dokularını durdurmayı başaramadılar. Kinolinin bir türevi olan bu bileşiklerden bir tanesi oldukça uygun düşen özellikleriyle göze çarptı.
Grafik : Vacquinole“nin temel yapısı, Vacquinole-1 için R1=H, R2=Cl
Araştırmacılar tarafından “Vacquinol-1” olarak adlandırılan madde glioblastom hücrelerini, hücre membranının içine doğru sayısız baloncuk oluşturmaya zorlamaktadır. Bunu takiben hücreler parçalanıp yok olana kadar hücrenin içinde koful olarak adlandırılan büyük sıvı baloncuklar oluşuyor. İlk testler vücutlarına insansı glioblastom hücreleri enjekte edilmiş farelerde yapıldı ve başarılı oldu: bileşiği içeren 8 hayvanın 6’sı deney başlangıcından itibaren 80 gün daha yaşadı. Buna karşın muamele edilmeyen hayvanların ortalama hayatta kalma süresi 30 gündü.
Ernforst:“Şimdi istediğimiz kuramsal araştırmamızın sonucunu birinci seviye klinik araştırmada geliştirmek,” diye de açıkladı. Tıp araştırmacıları ve ekibi zorluğun tümöre zarar verecek etki maddesinin yoğunluğunu arttırırken tüm vücuda vereceği zarar arasındaki ayarı yapmakta olduğunu açıkladılar. Ayrıca bileşiğin tümör hücresini nasıl manipüle ettiği de açıklığa kavuşturulmalı. Belki bu etki yöntemi başka kanserlerle mücadelede de kullanılmaya başlanabilir.
Kaynak : scienceticker.info
