İrritabl Bağırsak Sendromunu Tedavi Eden Kimya Temelli Diyet

Belirtilerin  ortadan kaybolması için ,hayatını 15 yılından vazgeçebileceğiniz kadar şiddetli bir hastalık olduğunu düşünün. Bu hastalık , irrite edici  bağırsak sendromu (IBS) ise tanısı konan ortalama 2.000 kişinin, 2007’de yapılan bir anketin sonucu  olarak semptomsuz olma hallerınin  ustesınden gelinebileceğini  söyledi (J. Clin. Gastroenterol.2009, DOI: 10.1097 / MCG.0b013e318189a7f9 ).

Kısacak;

Gelişmiş dünya  insanların% 10 ila 15’inde, şişkinlik ve diyare gibi hoş olmayan gastrointestinal semptomlarla karakterize olan irritabl bağırsak sendromları  (IBS) var. Geçtiğimiz 12 yıl boyunca, doktorlar ve bilim adamları, FODMAP olarak bilinen, bazı IBS formlarını tetikleyebileceklerini düşündükleri şekerimsi ve şeker  maddeleri  ihtiva eden  bir programı incelemişlerdir. IBS’li kişilerin belirtilerinin  hangi gıdalardan sorumlu olduğunu anlamalarına yardımcı olmak için geliştirdikleri düşük FODMAP diyeti hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen okumaya devam edin.

IBS-şişkinlik, karın ağrısı, gaz, ishal ve kabızlık ile karakterize edilebilecek  bazı  durumlar çoğu insanın  yemek masasında konuştuğu türde bir şey değildir. Ancak insanlara yedikleri şeylerin in IBS belirtilerini derinden etkileyebileceğine dair kanıtlar var. IBS, gelişmiş dünyadaki insanların% 10-15’ini etkilediğinden, bu belirtilerin hafifletilmesi en az 100 milyon insanın   yaşam kalitesini artırabilir.

“IBS hayatı tehdit eden bir hastalık değildir’’. Monash Üniversitesi’nden Gastroenterolog olan Peter Gibson , “Hayatı cekilmez yapıyor” diyor . 2007 araştırmasından birkaç yıl önce, Gibson ve Avustralya’daki meslektaşları IBS semptomlarını arttıran sakkarit gruplarını  süpürüp atmışlardır.

IBS belirtilerini hafifletmeye yardımcı olan bir rejim geliştirdiler ve etkinliğini araştırmaya başladılar. Düşük FODMAP diyeti olarak bilinen plan, insanlara FODMAP’lardan kaçınmalarını tavsiye ederek  başlar, diğer bir deyişle mayalanabilir oligosakaritler, disakkaritler, monosakkaritler ve polioller olarak bilinir. Diyet sahibi  insanlar daha sonra semptomlara neden olan şekerli molekülleri içeren ve belirli IBS hastalarının hangi FODMAP’lerini sorunsuz olarak tüketebilmeleri için gıdaları sistematik bir şekilde yeniden tanıtmaktadır.

Diyet, doktorların yıllarca, hatta on yıllarca bildikleri çok sayıda bilgiyi bir araya getirdi, ancak mantıklı gelen tutarlı bir bütün  oluşturamadıklarını  söylüyor Gibson. Örneğin, doktorlar 1960’lardan beri sütteki ve diğer süt ürünlerindeki disakkarid laktozun IBS semptomlarına neden olabileceğini biliyorlardı. Bununla birlikte, laktoz içermeyen bir diyete  başvuran IBS’li kişiler, semptomlarından  bazılarına nadiren de olsa rastladılar, çünkü yine de hassasiyetleri  oldukları diğer FODMAP’leri tüketiyorlardı.

Gibson, “Diyetimizi oluşturduğumuzda , daha önce görüp bildigimiz  her şeyden daha etkiliydi” diyor. “Bu da , özellikle diyetteki cesitli moleküllerle ilgiliydi’’

“FODMAP” NEDİR?  C&EN AKRONİMİ PARÇALARA AYIRARAK HER SEKER BAZLI BİLEŞİK ÖRNEĞİNİ GÖSTERİR.

Kaynak : acs.org