Hematopoetik Kök Hücrelerin Korunmasında Görev Alan Protein Keşfedildi
Yeni çalışmada araştırmacılar YTHDF2 adı verilen ve hematopoez ile immün sistem hücrelerinin üretim paterninde oldukça kritik öneme sahip olduğu düşünülen bir tür protein keşfetti.
University of Edinburgh ve Quenn Marry University kurumu araştırmacılarının yürüttüğü yeni araştırmaya göre enfeksiyon sırasında hematopoetik kök hücrelerin korunmasında kritik öneme sahip bir tür protein keşfedildi. Yeni keşfin fizyolojik yaşlanma sürecisinin yavaşlatılmasında rol alabileceği düşünülüyor.
Hematopoetik kök hücreler ( HSCs ) kemik iliğinde yerleşik vaziyette bulunan, hematopoez ( kan hücrelerinin oluşumu ) ile çeşitli immün hücrelerin oluşmasında görev alan hücre türünü oluşturuyor.
Çeşitli enfeksiyon ve inflamasyon durumlarında bahsi geçen kök hücreler immün ( bağışıklık ) sisteme ait hücreleri üretiyor ve bu sayede enfeksiyon ile mücadele edilmiş oluyor ancak bahsi geçen hücre gruplarının aşırı çalışmaya bağlı prematür ( erken ) yaşlanmaya karşı nasıl korunduğu uzun yıllardır bilim insanlarının merak ettiği bir konuyu oluşturuyordu.
Hematopoetik Kök Hücreler
Yeni çalışmada araştırmacılar YTHDF2 adı verilen ve bahsi geçen üretim paterninde ( yolak ) oldukça kritik öneme sahip olduğu düşünülen bir tür protein keşfetti. Vücutta enfeksiyon meydana geldiğinde hematopoetik kök hücrelerin immün sisteme ait hücreleri aşırı üretmesine bağlı olarak çeşitli inflamatuar mekanizmalar devreye girebiliyor ve bu durum kök hücrelerin erken yaşlanmasına sebep verebiliyor. YTHDF2 proteininin, yukarıda anlatılan inflamatuar süreci kontrol eden genleri düzenlediği ve kök hücrelerin erken yaşlanmasını önlediği belirtiliyor.
YTHDF2 proteininin mekanizmasının daha yakından anlaşılması için bilim insanları genetik olarak YTHDF2 proteini eksik fare modelleri oluşturdu ve farelere aynı viral enfeksiyon gibi inflamasyona sebep verecek kimyasal maddeler uygulandı. Araştırma sonucunda farelerin kök hücrelerinin; aşırı çalışmaya, bu çalışmayı takriben inflamasyona, inflamasyona da takriben erken yaşlanmasına sebep olduğu ve farelerin kanlarının biyokimyasal değerlerinin yaşlı farelerin kan değerlerine benzediği gözlendi.
Yeni araştırma geliştirilebilirse birçok potansiyel tedavinin kapısı aralanabilir ve Alzheimer gibi çeşitli durumların prognozu ( hastalık seyri ) bir nebze de olsa iyileştirilebilir.
Yeni araştırma Journal of Experimental Medicine dergisinde yayımlandı.
Kaynak : donanimhaber.com
