Aktif Haldeki T Hücreleri Karaciğeri Nasıl Yok Ediyor?
Fotoğraf : Uluslararası araştırma ekibiyle çalışan Prof. Percy Knolle, belirli sıradaki sinyallari alan bağışıklık hücrelerinin sağlıklı karaciğer dokusuna saldırmaya başladığını ve böylece yağlı karaciğer hepatitine neden olduğunu ortaya çıkardı. Resim: Andreas Heddergott
Yağlı karaciğer hepatiti olarak bilinen non-alkolik karaciğer yağlanması (NASH), karaciğere ciddi zarar verir ve karaciğer kanserine yol açar. Münih Teknik Üniversitesi (TUM)’nden bir araştırma grubu bu durumun, otoagresyon olarak bilinen sağlıklı dokulara zarar veren hücreler tarafından gerçekleştiğini keşfetti. Bulguları, NASH’ın sonuçlarından kaçınmak için yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine yardım edebilir.
Karaciğer yağlanması hastalığı (NASH) genellikle obezite ile ilişkilidir. Ancak, nedenlerini anlayışımız sınırlı olmaktadır. TUM’da İmmünolog Prof. Percy Knolle ile çalışan ekip, bu prosesi farede gerçekleştirilen model sistemlerinde adım adım açığa çıkardı ve insanlarda NASH’a neden olan mekanizmalar hakkında umut verici bilgiler edindi. “İnsan hastalarda, model sistemlerinde gerçekleşen tüm adımları gördük,” dedi Prof. Knolle. Araştırma grubunun bulguları Nature Dergisi’nde yayımlanacak.
Otoagresif Bağışıklık Hücreleri Karaciğer Dokularını Yok Eder
Bağışıklık sistemi bizleri bakteri, virüs ve kanser tümörlerinin oluşumuna karşı korur. Burada CD8 öldürücüleri olarak adlandırılan T hücreleri önemli rol oynar. Bu hücreler, özgün bir seçicilikle enfekte olmuş vücut hücrelerini tanır ve vücuttan atarlar. Yağlı karaciğer hepatitiyle, CD8 T hücreleri bu hedeflenen deaktivasyon yeteneğini kaybeder. Çalışmanın öncüsü Michael Dudek: “NASH’de bağışıklık hücrelerinin belirli patojenler tarafından değil, metabolik uyaranlar tarafından aktive edildiğini keşfettik,” diye açıkladı ve devam etti: “Bu şekilde aktif hale getirilen T hücreleri böylece her türden karaciğer hücrelerini öldürürler.”
T Hücrelerinin Sıralı Aktivasyonu
Bu noktaya kadar bağışıklık hücreleri; kendine özgü, adım adım ve önceden bilinmeyen aktivasyon prosesi geçirir. T hücreleri otoagresif özelliklerini, ancak doğru sırayla inflamasyon (iltihap) sinyalleri ve yağ metabolizması ürünlerine maruz kaldıklarında geliştirirler. “Bir kasanın kilidini açmak için kombinasyon kullandığımız zamanki gibi T hücreleri de, yalnızca tanımlanmış aktivasyon uyarıcıları dizisi aracılığıyla ‘ölümcül moda’ geçer,” diyor TUM’da Moleküler İmmunolog Prof. Knolle. Doku hücrelerinin ölümünü başlatmak için uluslararası araştırma grubu, tamamen zararsız bir metabolit tanımladılar: Enerji taşıyan ATP molekülünün hücre dışındaki varlığı. Karaciğerdeki otoagresif CD8 T hücreleri, ATP ile etkileştiğinde yakınındaki hücreleri yok ederek NASH’e neden olur.
Özbağışıklık Bozukluğu Olmayan Otoagresyon
Araştırmacılar tarafından da keşfedildiği gibi dokunun otoagresif bağışıklık hücreleri yoluyla yok edilmesi, bağışıklık sistemi hücrelerinin vücuttaki belirli hücrelere özellikle saldırdığı bilinen özbağışıklık bozukluğundan farklılık gösterir. Araştırmacılar, dokuları yok eden otoagresif T hücrelerinin, henüz keşfedilmemiş özbağışıklık patolojilerinde de rol alabileceğini belirtiyor.
Yağlı Karaciğer Hepatiti için Yeni Tedavi Yöntemleri
Şimdiye kadar yağlı karaciğer hepatiti etkilerinin tersine çevrilmesinin tek yolu, obezite ve yüksek kalorili diyet gibi bu hastalığın altında yatan etmenleri ortadan kaldırmaktı. Başka bir deyişle; hastalar, hayat tarzlarını değiştirmek zorundaydı. Bu hastalığın aktif bağışıklık hücreleri tarafından ortaya çıktığının anlaşılması, yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için olanak sağlar. “Bağışıklık tepkisinin yıkıcı otoagresif şekli temelde, virüslere ve bakterilere karşı koruyucu olan T hücresi bağışıklık tepkisinden farklıdır,” diyor Prof. Knolle. Prof. Knolle ilerideki çalışmaların, dokuların yıkımını basitçe önleyen bağışıklık tedavilerinin belirlenebileceğinden emin.
Kaynak: tum.de