Bilim adamları, Kahverengi Ayılarda Genetik Olarak Bebek Cinayetlerini Belgelendirmek için Adli Teknolojiyi Kullanıyor

Bilim adamları Kahverengi Ayılarda Genetik Olarak Bebek Cinayetlerini Belgelendirmek için Adli Teknolojiyi Kullanıyor

20 yıldır genetik olarak izlenen küçük bir popülasyonun yer aldığı İtalya Alpleri’ndeki Trentino’da bilim insanları, bir dişi ve iki yavrusunun öldürülmesiyle kahverengi ayılardaki bebek cinayeti vakasını belgelemeye yardımcı olacak adli amaçlar için tasarlanmış bir teknolojiyi kullandılar.

Bologna’daki İtalyan Çevre Koruma ve Araştırma Enstitüsünden (ISPRA) Francesca Davoli ile ekibi tarafından yürütülen ve kaleme alınan bu çalışma, açık erişim dergisi olan Nature Conservation’da yayınlandı.

Kendi üremelerini güvenceye almak için, aslan ve ayı gibi bazı memeli türlerindeki erkekler içgüdüsel olarak rakiplerinin yavrularını öldürme davranışı sergilerler böylece yavrularını kaybettikten sonra tekrar doğurgan hale gelen dişilerle çiftleşebileceklerdir. Bununla birlikte, küçük popülasyonlu ve nesli tükenmekte olan türlerde bazen dişiler de yavrularını korumaya çalışırlarken öldürülürler.

Araştırmacılar  “Az sayıda üreme yetisine sahip olan izole popülasyonlarda, eşeysel seçilmiş bebek öldürücü, özellikle yavrularını korurken dişinin öldürülmesi durumunda türlerin uzun süreli korunmasını olumsuz yönde etkileyebilir.”

“Bunu hesaba katarak, faillerin genetik olarak tanımlanması, küçük nüfusların yönetimi için somut belirtiler verebilir; örneğin, onları izlemek için bebek öldüren erkeklere radyo vericili tasma yerleştirebiliriz,” diye ekliyor.“ Yine de bebek katili erkekleri tanımlamak için genetik çalışmalar çok az ilgi gördü.”

Çalışma sahasında yaşadığı bilinen tüm ayıların genotiplerini ve insan adli genetik profilleri analiz etmek için kullanılan açık kaynaklı bir yazılımı içeren bir veritabanı sayesinde bilim adamları, vakayı bir televizyon suç dizisinde olduğu gibi çözebildiler.

Üç ceset bulduklarında, araştırmacılar hayvanların bir insan tarafından öldürüldüğünden eminlerdi. Başlangıçta, şüphelilerin hepsi 2015 yılında bölgeden bildirilen erkek kahverengi ayılardı.

Failin DNA’sını çıkarmayı umut eden araştırmacılar, üç kıl örneği topladılar ve salya aramak için dişilerin yaralarından swab aldılar. Nispeten küçük bir popülasyonla ilgilenen bilim adamları, hayvanların genotipinin bir alanda paylaşmak için çok sayıda numuneye ihtiyaç olduğunu biliyorlardı.

Bununla birlikte salyadan alınan DNA, yetişkin bir erkeğe işaret etse de ilk bakışta yavruların babasına aitmiş gibi görünüyordu. Daha sonra, bilim adamları, saldırganın yavruları ve annelerini dönüşümlü olarak yaralamış olması ve böylece babadan alınan kalıtsal genetik materyali içeren kanın yayılmasına şaşırmışlardı. Daha önceki bilgiler de babaları dahil etmedi çünkü yavrularını öldüren bir erkek ayı vakası olmadı. Aslında, anneyi tanıdıkları zaman büyük olasılıkla kendi yavrularını ayırt ederler.

Saldırganı başarıyla belirlemek için bilim adamları çok az miktarda genetik materyal kullanmak zorunda kaldılar; başarı ile aldıkları swablardan son derece karmaşık bir analiz yürüterek büyük ölçüde birbirleriyle örtüşen dört genetik profil elde ettiler. Daha sonra, o bölgeden bildirilen erkeklerin her biriyle karşılaştırdılar. Sonunda, seçenekleri M7 olarak listelenen bir kişiye daralttılar.

Sonuç olarak “Yığınların izlenmesi, ayı popülasyonlarının yönetimi için temel bir araçtır: yazarların, bebeklik vakalarının varlığını genetik olarak doğrulamasına izin vermiştir ve gelecekte, SSI’nın demografik eğilimlere etkisini değerlendirmek için gerekli bilgilerin alınmasını kolaylaştırabilir ”

Kaynak : forensicmag.com

488 Kez Okundu

İnovatif Kimya Dergisi

İnovatif Kimya Dergisi aylık olarak çıkan bir e-dergidir. Kimya ve Kimya Sektörü ile ilgili yazılar yazılmaktadır.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!