Bilim İnsanları Elektronegatiflik için Yeni Bir Ölçek Geliştirdi
Araştırmalarını Skoltech’de sürdüren kimyagerler elektronegatiflik için yeni bir ölçek tasarladılar ve bulguları Nature Communications’da yayımlandı.
1930’larda Amerika’nın önde gelen kimyagerlerinden biri olan Linus Pauling tarafından, bir bağı oluşturan atomların her birinin; bağ elektronlarını çekebilme gücünü ifade eden elektronegatiflik kavramı ortaya atıldı. Bir kimyasal bağda, elektronegatif atom fazladan elektron aldığında negatif yüklü olurken, daha az elektronegatif olan atom bir elektron kaybettiğinde pozitif yüklü olur. Elektronegatiflik, kristallerin rengini, sertliğini ve kimyasal bağların enerjisinden kimyasal bileşiklerin kararsızlığına kadar değişkenlik gösteren özellikleri açıklamak için gerekli bir kavramdır.
O günlerden bugünlere kadar kimyagerler, elektronegatiflik için çeşitli tanımlar ve ölçekler geliştirdiler. Buna rağmen Pauling ölçeği, her kimya kitabında bulunan ilk ve en yaygın olanıdır. Pauling, termokimyadan yola çıkarak bazı kimyasal bağların enerjilerini kullanmış ve elektronegatiflik değerinin çıkarımını yapmıştır. En basit formülü bulabilmek için bir kimyasal bağın kararlılığındaki farka bakarak atomlar arasındaki elektronegatifliği hesapladı. Daha sonra, Pauling’in ölçeğiyle yapılan tahminlerin oldukça düşük bir doğruluk oranına sahip olduğu ortaya çıktı.
Skoltech Profesörü Artem R. Oganov ve araştırmacı bilim insanı Christian Tantardini, Pauling’in formülünde değişiklik yaparak elektronegatifliği yeniden tanımlayan bir ölçek geliştirdiler.
Profesör Oganov, “”Her şey, Pauling’in elektronegatifliklerini basınç altında hesaplamaya karar verdiğimizde başladı çünkü yüksek basınç kimyası oldukça ilgi çekicidir. Yine de, elementlerin elektronegatifliklerinin basınç altında nasıl değiştiğini anladıktan sonra birçok şeyi daha rahat anlayabiliyorsunuz. Normal koşullar altında elektronegatifliği hesaplayabilmek için Pauling’in tanımını kullandık. Bu tanımın hem teorik hem de deneysel bağ enerjilerinin, özellikle iyonik moleküllerde, eşleşmediğini keşfetmek bizi çok şaşırttı. “Ayrıca, kimya literatüründeki birçok yayın bu tutarsızlıktan söz ediyor, ancak hiçbiri tutarlı bir çözüm sunmuyor. Sorunun temelinde Pauling’in tanımına göre moleküllerin iyonik kararlılığına bir yan etki gibi davranması olduğunu fark ettik. Eğer bunu çarpımsal bir etki olarak düşünürsek, birçok eksiklik ortadan kalkacaktır. Yeni bir formül ve kimyasal bağların deneysel enerjileriyle bütün elementlerin elektronegatiflik değerlerini hesapladık. Elektronegatiflikteki hem küçük hem de büyük farklılıklarla çalışabilen güzel bir ölçek elde ettik.” şeklinde açıklamada bulundu.
Yeni öçlek elektronegatifliği boyutsuz bir miktar gibi kullanarak hem moleküllerin enerjilerini hem de kimyasal reaksiyonlarını pratik ve doğru bir şekilde yeniden hesaplıyor.
Kaynak: scitechdaily.com