Biyoyazıcılar, Canlı Dokuları ve Organları Yeniden İnşa Edebiliyor

biyoyazicilar canli dokulari ve organlari yeniden insa edebiliyor

Son zamanların en heyecan veren teknolojileri arasında yer alan üç boyutlu yazıcılar, tıp alanında yeni bir dönem başlatıyor.

Son zamanların en heyecan veren teknolojileri arasında yer alan üç boyutlu yazıcılar, tıp alanında yeni bir dönem başlatıyor. Canlı vücuduna ait organ ve dokuların inşası için geliştirilen biyoyazıcılarda biyomürekkep olarak, hücre, doku veya ortam sıvısı kullanılıyor.

Sızıntı Dergisinin Temmuz sayısındaki habere göre; son zamanların en dikkat çekici ve heyecan verici teknolojik gelişmeleri arasında, yeni üretim tekniği olan üç boyutlu yazıcılar bulunuyor. Bu yazıcılar, gelişmiş bilgisayar modelleme programları ile şekillendirilmiş karmaşık yapıları bir ürün olarak ortaya çıkarmada kullanılıyor. Mürekkep püskürtmeli iki boyutlu yazıcıdan en önemli farkı ise mürekkep yerine, inşa edilmek istenen cihaza ait malzemenin kullanmasıdır. Yani; mürekkep, bazen macun kıvamında plâstik, bazen bir solüsyon, bazen de ergimiş metal olabiliyor. Farklı büyüklüklerde üretilen üç boyutlu yazıcılar, çok farklı alanlarda yeni nesil üretim tekniği olarak kullanılıyor. Hatta yeni nesil üç boyutlu yazıcılarda, iki kişilik bir otomobilin bile yapıldığı belirtiliyor.

Üç boyutlu yazıcıların en yeni ve dikkat çekicisi ise biyoyazıcılar. Canlı vücuduna ait organ ve dokuların inşası için geliştirilen biyoyazıcılarda, biyomürekkep olarak hücre, doku veya ortam sıvısı kullanıldığı belirtilmiş. Canlı dokuları ve organları yeniden inşa etmekte kullanılacak olan biyoyazıcıların, hâlen deneme aşamasında olmasına rağmen, tıpta yepyeni ufuk açacağına işaret ediliyor. Şu ân, kalp kapakçıkları, damarlar ve sinir dokularının yeniden inşası konularında çalışmaların mevcut olduğu biyoyazıcılarda küçümsenmeyecek başarılar da elde edildiği vurgulandı.

Prof. Dr. İ. Hakkı İhsanoğlu, Dr. S. Rıza Sayın’ın hazırladıkları haberde; Michigan Teknoloji Üniversitesi’ndeki bir çalışma grubunun, üç boyutlu biyoyazıcıları kullanarak bir sinir dokusu üretmeyi başardıkları belirtildi. Bugüne kadar denenmemiş bir metodu kullanan ve nanoteknoloji tabanlı malzemelerden faydalanan araştırma ekibi, üretilen sinir dokusunu yama yaparak, zarar görmüş omuriliğin onarılmasını ve vücudun kaybolan duyularını tekrar geri kazanabilmesini ümit ediyor.

Yeni nesil biyoyazıcılar üretmek üzere kurulan şirketler de oldukça iyi neticeler elde ediyor. Bir şirket 2008 Mart’ında yaptığı denemede, bir tavuktan alınan hücreleri kullanarak damar ve kalp dokusu üretmeyi başardı. Söz konusu şirket, 2010 yılında bir insan damarını biyoyazıcıdan üretmeyi de başardı. Bu çalışmada üç farklı biyomürekkep püskürtme başlığı kullandı. İkisi kalp ve damar çeperi hücrelerini, bilgisayarda yazılan programa ve çizilen resme göre yazarken, diğer ara bağlantıları sağlayacak su bazlı jelden yapılmış ilk iki başlıktan gelen hücrelerin desteklendiği jel zemini (biyokağıt) bastı ve bu işlem üst üste katlar oluşturacak şekilde tekrarlandı. Nihai olarak biyokâğıdın zamanla eriyip yok olduğu, hücreler arası boşlukların ise, tamir edildiği ve normal damar şekline dönüştüğü görüldü.

Habere göre bu denemelerden şöyle bir netice çıkarıldı: Organlar tam olarak yazılmasa da doğru hücreler doğru yere yerleştirilirse, hücrelere yaratılıştan verilmiş özelliklerle organın eksik kısımları tamamlanabilmektedir. Bu da vücuttaki en küçük birimin, ait olduğu bir üst birimin plânı/bilgisi ile donatıldığını gösteriyor. Bir başka ifadeyle, vücudumuzu meydana getiren alt-üst birimler arasında tümden gelim-tüme varım geliş gidişlerinin varlığı, biyoyazıcılar tarafından da insanoğluna gösterilmiş oluyor. En önemlisi, hiçbir şeyin tesadüfen kendi kendine olmadığı, atomlardan hücrelere, dokulara ve organlara kadar her şeyin bir ilim, plân ve programla (algoritmalarla) inşa edildiği bir kere daha ortaya konulmuş oluyor.

Nanoteknoloji, genetik, malzeme, biyokimya gibi birçok bilim dalının işbirliği ile ortaya çıkan bu yepyeni uygulamalar, çok yakın gelecekte, bugün hayal bile edemeyeceğimiz tedavi metotlarının geliştirilebileceğine işaret edeceği söyleniyor. Bugün deneme hâlinde elde edilen başarıların; gelecekte insanların birçok organının kendi doku ve hücreleriyle yeniden inşa edilebileceğinin habercisi olarak vurgulandı.

Kaynak : haberler.com

675 Kez Okundu

İnovatif Kimya Dergisi

İnovatif Kimya Dergisi aylık olarak çıkan bir e-dergidir. Kimya ve Kimya Sektörü ile ilgili yazılar yazılmaktadır.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!