Dünyanın En Büyük 3D Yazıcısı
Fotoğraf-1: Temel bağlayıcı püskürtme prosesi, malzemenin parçacık formunda bir tabaka ile kaplanmasıdır. Akabinde bir baskı başlığı, parçanın basılacağı toz yatağına bir bağlayıcı uygular. Sonra ise yeni bir tabaka uygulanır ve son kısım veya kalıp baskılanana kadar proses devam eder.
GE Yenilenebilir Enerji (Paris, Fransa), Fraunhofer IGCV Döküm, Kompozit ve İşleme Teknolojileri Enstitüsü (Garching, Almanya) ve Voxelijet AG (Friedberg, Almanya) şirketleri açık denizde rüzgar uygulamaları için dünyanın en büyük 3D yazıcısını üzere ortaklık kurdular. Bu ortaklığın amacı, yeni geliştirilen ileri döküm hücreli (ACC) 3D yazıcı ile GE’nin Halide-X açık deniz rüzgar türbininin anahtar bileşenlerinin üretimini kolaylaştırmaktır.
Fotoğraf-2: 9.5 metre çapında ve ağırlığı 30-60 ton civarında olan ACC yazıcılar rüzgar türbinlerinin anahtar bileşenleri için kalıplar üretmek amacıyla tasarlandı.
ACC, her biri 60 tondan daha ağır olabilen GE Halide-X’in makine bölümü (nacelle) için olan bileşenleri dökmek üzere kalıplar basabiliyor ve bildirildiğine göre bu kalıpları üretmek için gereken süreyi on hafta veya daha uzun süreden sadece iki haftaya indiriyor. Voxeljet’in bağlayıcı-püskürtme teknolojisine dayanan modüler 3D baskı işlemi, 9,5 metre çap ve 60 ve üzeri ton ağırlığa kadar olan dökümler için kalıplar üretmek üzere yapılandırılabilir. Bununla beraber büyük parçaların merkezi bir üretim noktasından taşınması ihtiyacı otomatikman ortadan kaldırılacağı için ürünün 3D yazıcılardan kaynaklanan karbon ayak izinin azalması bekleniyor. Ortaklar, projenin 2021’in üçüncü çeyreğinde ve ilk yazıcı denemelerinin 2022’nin ilk çeyreğinde başlamasını bekliyor.
“3D yazıcı ile üretilmiş kalıplar, iyileştirilmiş yüzey kalitesi, parça doğruluğu ve tutarlılığı gibi özellikler sayesinde gelişmiş döküm kalitesi gibi birçok fayda sağlayacaktır. Ayrıca kum bağlayıcı jet kalıpları veya ilave kalıplar, optimize edilmiş tasarım sayesinde işleme süresini ve diğer malzeme maliyetlerini azaltarak maliyet tasarrufu sağlayacaktır.” dedi Juan Pablo Cilia, GE Yenilenebilir Enerji’de kıdemli eklemeli imalat mühendisi.
Fraunhofer IGCV, döküm ve malzeme teknolojisi meselelerinin yanı sıra dijital süreci gözlemden de sorumludur. Ekip, Haliade-X tipi rüzgâr türbinlerinin üretiminde yer alan süreçlerin çevresel ayak izini önemli ölçüde iyileştirmeyi umuyor.
ACC ile için önemli ölçüde azaltılmış sayıda parça basmayı hedefliyoruz. Kalıp, işlevsellik ve malzeme tüketimi açısından optimize edilebilir bir yapıdır. Bu optimizasyon, türbinlerin verimliliğini daha da artırabilecek tamamen yeni döküm tasarımlarını mümkün kılacaktır. Uluslararası Enerji Ajansı (Paris, Fransa), küresel açık deniz rüzgar kapasitesinin 2040 yılına kadar 15 kat artacağını ve düşen maliyetler, destekleyici hükümet politikaları ve teknolojik ilerleme nedeniyle 1 trilyon dolarlık bir endüstri haline geleceğini tahmin ediyor. GE Yenilenebilir Enerji, Haliade-X türbinini Avrupa ve ABD’deki 5,7 GW değerindeki projeler için tedarik edecek. Şirket, Açık Deniz Rüzgar Endüstrisi Konseyi (OWIC) üyesi olmasının parçası olarak, sürdürülebilir rüzgar enerjisi üretimini artırmayı amaçlayan çeşitli girişimleri desteklemektedir.
Kaynak : compositesworld.com
