Hava Kirliliği, Araç İçinde Yolculuk Yapan Çocuklara Dış Ortamdan Çok Zarar Veriyor

Hava Kirliliği Araç İçinde Yolculuk Yapan Çocuklara Dış Ortamdan Çok Zarar Veriyor

Çocuklar arabalarda hava kirlililiğinin tehlikeli seviyelerinin riski altındadır, çünkü araç içerisinde toksik havaya olan maruziyet dışına oranlar çok daha fazladır.

Prof. Sir David King, okula yürüyerek ya da bisikletle gitmenin çocukların sağlığı açısından çok daha iyi olacağını söylemiştir. Britanya hükümeti yasa dışı hava kirliliği seviyeleri ile başa çıkmakta üçüncü bir yasal yenilgiyle karşılaştığı gibi uyarı geldi. Hava kirliliği, çocukların gelişmekte olan akciğerlerine zarar vermesi ile bilinir, ancak yapılan son araştırmalar hava kirliliğinin çocukların okuldaki öğrenme yeteneklerine ve hatta DNA’larına dahi zarar verebildiğini göstermektedir.

“Araçların arka koltuklarında oturan çocukların kirliliğinin tehlikeli seviyelerine maruz kalması muhtemeldir,” demiştir King. “Çevreye daha az zarar veren bir araç kullanıyor olabilirsiniz, ancak çocuklarınız etrafınızdaki tüm araçlardan toksik gazları toplayan bir kutunun içinde oturuyor olurlar.”

King, çocukların bulunduğu araçlarda sigara içmenin yasaklandığı yeni mevzuatın büyük çapta destek aldığını söylemiştir. “Öyleyse neden hala aracımızın arka koltuğunda oturan çocuklarımızın toksik emisyonları solumasına mutlu oluyoruz?”

“Sağlığımız için yapılabilecek en iyi şey araçlarımızı ardımızda bırakmaktır,” demiştir şu sıralar İngiliz Akciğer Vakfı’na danışmanlık yapan  King. Yürümenin ve bisiklet kullanmanın sağlık açısından yararlarının kirliliği solumanın maliyetini aştığı gösterilmiştir. Eğer ki daha fazla araç sahibi çocuklarına verdikleri zararı bilselerdi, araçlarına binmeden önce iki kez düşünürlerdi.”

2001 yılından bu yana yapılan bir dizi araştırma ve inceleme, araç içinde yolculuk yapanların aynı kent güzergahında yürüyenlerden ya da bisiklet kullananlarda çok daha yüksek hava kirliliği seviyelerine maruz kaldığını göstermektedir.

Southampton Üniversitesi’nde astım uzmanı olan ve Kraliyet Hekimler Koleji’nin hava kirliliği üzerine oluşturulan çalışma grubunun başkanı Prof. Stephen Holgate, ebeveynlere yürümenin ve bisiklet kullanmanın çocuklarını araba kullanmaktan daha az hava kirliliğine maruz bıraktığını anlatmak için yeterince kanıt olduğunu söylemiştir.

“Araç içindeki hava kirliliği dışına göre 9 ila 12 kat daha yüksektir,” demiştir. “Çocuklar aracın arka koltuğundadır ve genellikle arabanın ya da kamyonun dışından gelen taze egzozu emip aracın arkasına veren araç kliması açıktır.”

Hava Kirliliği Araç İçinde Yolculuk Yapan Çocuklara Dış Ortamdan Çok Zarar Veriyor

Çocuklar yetişkinlerden daha savunmasızdır, çünkü hava kirliliği akciğerlerinin gelişimine engel olabilir ve astım ve diğer solunum problemlerine öncülük eden hassaslaştırma riskini arttırır, demiştir King.

Londra King’s Koleji’nden Ben Barratt arabayla, otobüsle, bisikletle ve yürüyerek seyahat eden insanların maruziyetini ölçmüştür. “Araç sürücüsü epey açık ara bir farklı en yüksek kirlilik seviyesine maruziyet kalmıştır,” demiştir ve “Araçların önünden ve arkasından çıkan dumanlar aracın içine geliyor ve burada hapsoluyordu. Dolayısıyla aracın içinde oturarak kirlilikten kaçabileceğiniz doğru değildir,” şeklinde eklemiştir.

Yapılan son araştırmalar hava kirliliğinin çocukların akciğerlerine olan “doğrudan” etkisinin dışındaki etkilerini anlamaya yönelik katkılarda bulunmuştur. Barcelona’daki bir çalışma göstermiştir ki, hava kirliliği çocukların konsantre olma yeteneğini azaltarak, tepki sürelerini yavaşlatmaktadır. “Bu da hava kirliliğinin sinirsel gelişim üzerinde olası zararlı etkilere sahip olabileceğini kanıtlar.”

Kaliforniya’daki küçük çaplı bir çalışma göstermiştir ki, trafikle alakalı hava kirliliğinin yüksek seviyeleri, çocuklarda artış gösteren DNA hasarıyla ilişkili olabilir. Çocuklar, gelişmekte olan bağışıklık sistemleri kadar fiziksel gelişimlerinden dolayı da, telomerik DNA hasarının etkilerine karşı özellikle hassas olabilmektedirler.

Büyük bir çoğunlukla dizel araçlar tarafından atılan NO2 (nitrojen dioksit) seviyeleri, 2010’dan beri Britanya’nın kentsel alanlarının neredeyse %90’ında izin verilen yasal seviyelerin üzerindedir. Toksik dumanlar yılda tahminen 23500 ölüme yol açmaktadır ve bu problem bir muhalefet partisi tarafından olağanüstü hal olarak nitelendirilmiştir.

Çevre avukatlık bürosu ClientEarth, mahkemede hükümetin hava kalitesi planlarının yeterliliği konusunda bakanları 2 kez yenmiştir. Bakanların en son tasarısı 5 Mayıs’ta yayınlanmış, ancak yetersiz olduğu kararına varılmış ve ClientEarth şimdilerde hükümete 3. kez dava açmaktadır.

“Hava kirliliği hiç ciddiye alınmadı,” demiştir Holgate. “Hükümetin defalarca mahkemeye verilerek kanun oluşturmak zorunda kalması çok garip bir durum. Benim bakış açıma göre, henüz bu konuyla adam akıllı mücadele etmeye başlamamamız ve çocukların ve yetişkinlerin sağlığını ilk sıraya koymamamız oldukça dehşet verici.”

Dizel araçlar daha düşük karbon dioksit emisyonuna sahip olduğu için dizel araç sürücüleri, ardışık yönetimler tarafından vergi indirimine tabi tutulmuştur. Dizel araçlardan çıkan NO2 emisyonlarını sınırlandırmak için katı düzenlemeler gerekmektedir, ancak araba imalatçıları tarafından yapılan yasa boşluklarından yararlanma olayları laboratuvar testlerinden ziyade yol üzerinde daha fazla kirlilik açığa çıkaran araçlara yol açmıştır.

Kaynak: theguardian.com

665 Kez Okundu

Hacer Demir

27 Nisan 1993’te Bursa’da doğdu. Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Marka İletişimi bölümü mezunu. UÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde yüksek lisans yapıyor. İlgi duyduğu alanlarda eğitim ve programlara katılmayı, yeni şeyler öğrenmeyi ve kendini geliştirmeyi seviyor. Yenilikçi haberleri takip etmeyi ve çeviri yapmayı sevdiği için 2017 yılından bu yana İnovatif Kimya Dergisi ekibinde yer alıyor.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!