Hava Kirliliği: Daha Az Karbonlu Partikül Yayan Dizel Artık Benzinden Daha İyi
Yeni bir uluslararası çalışma, modern dizel yolcu otomobillerin benzinli araçlara kıyasla daha az karbonlu parçacık yaydığını gösteriyor.
Yeni sonuçlar, son model dizel otomobillerin -genelde, çok daha yüksek PM (partiküler madde) yayması ilgili mevcut algıya meydan okuyor.
Bugün Bilimsel Raporlar’da yayınlanan altı uluslu yeni bir çalışmaya göre modern dizel otomobiller, genellikle benzinle çalışan otomobillere göre daha az kirlilik oluşturuyor. Bu çalışma, Université de Montréal’de çalışan bir Amerikan kimyager tarafından ortaya atıldı.
Université de Montréal (UdeM) bilim adamı Patrick Hayes, “Dizel şimdiye kadar olduğundan daha temiz. Çevresel düzenleyiciler odak noktalarını giderek kirli benzinli arabalara ve diğer hava kirliliği kaynaklarına kaydırmalıdır.” diye belirtiyor.
UdeM’de doçent olan 36 yaşındaki Hayes, “Dizelin kötü bir şöhreti var, çünkü kirliliği görebiliyorsunuz ancak otomobillerdeki benzinden gelen görünmeyen kirlilik daha zararlıdır.” diyor ve ekliyor, “Sonraki adım benzine odaklanmak ya da eski dizel araçları yoldan çıkarmak olmalıdır. Modern dizel araçlar, yeni standartları benimsemiş ve şimdi çok temizler. Anayolda kullanılan ve kullanılmayan benzinli motorları düzenlemeye daha fazla dikkat edilmelidir. Bu sonraki hedef.”
İsviçre ve Norveç’teki araştırmacılar liderliğinde yürütülen bu çalışma, Hayes ve onun İtalya, Fransa ve Birleşik Devletler’deki meslektaşlarının yardımıyla otomobillerin egzoz borularından çıkan karbonlu partiküler maddeye (PM) baktı.
Karbonlu PM, zararlı reaktif oksijen türlerini içerdiği ve akciğer dokusuna zarar verebileceği bilinen kara karbon, birincil organik aerosol (POA) ve özellikle ikincil organik aerosol (SOA)’dan oluşur.
Son yıllarda, Avrupa’daki ve Kuzey Amerika’daki yeni dizel otomobillerin yaydığı kirliliği önemli ölçüde azaltan dizel parçacık filtreleri (DPF) ile donatılması gerekiyor.
Araştırmacılar, laboratuvarda (İsviçre’deki Zürih yakınlarındaki Paul Scherrer Enstitüsü’nde), “benzinli otomobiller dizel otomobillere kıyasla -22°C’de ortalama 10 kat daha fazla, -7°C’de 62 kat daha fazla karbonlu PM yaydı” diye kaydetti.
Çalışma, benzinli motorun daha az verimli olduğu, henüz uyarıldığı ve katalitik konvertörünün henüz açık olmadığı durumda daha düşük sıcaklıklarda emisyon artışının daha belirgin bir soğuk başlama etkisine bağlı olduğunu gösterdi. Bu sonuçlar, kirliliği gidermek için DPF’ler gibi motor eklentilerinin etkinliğini yansıtan, dizel araçların genelde çok daha yüksek PM emisyon oranlarına sahip olduğu mevcut algıya itiraz ediyor. Bununla birlikte, eski dizel otomobillerin benzinli otomobillerden daha fazla kirlettiği doğru çünkü DPF’ler yok ve dizel otomobiller genelde sis ve asit yağmuru yaratan çok daha fazla azot oksit yayıyor.
Araştırmacılar, Hayes’in Kaliforniya’da 2010 yılında gerçekleştirdiği ve 2013’te Jose-Luis Jimenez (yeni araştırmanın da yazarlarından biri) ile birlikte Colorado Üniversitesi’nde araştırmacı olduğu dönemde yayınladığı hava kirliliği üzerine olan çalışmasını kullandılar.
Hayes, Pasadena’daki Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’ndeki park yerinde dört hafta boyunca, değiştirilmiş bir inşaat römorkunun çatısına çekilen bir tüp yardımıyla Los Angeles’taki trafikten gelen havayı analiz etti. 2013’ten beri Montreal’de yaşayan Albany’lı Hayes, “atmosferik kirliliğin son dinlenme yeri” dediği Kanada’nın uzak kuzeyinde de benzer şeyler yapıyor. O, kuzeydeki karbonlu PM’in iklim değişikliğini daha da şiddetlendirmesi veya şiddetlendirmemesi ile ilgileniyor.
Arctic’de PM’nin kökenlerini daha iyi anlamak için Hayes, son iki yıldır Ellesmere Adası’ndaki Nunavut Eureka’da ölçüm yapıyor. Bulgularını gelecek yıl yayınlamayı planlıyor.
Kaynak : sciencedaily.com
