Nehirlerde, Güvenli Seviyenin 300 Katı Kadar Antibiyotik Bulundu

Yeni bir araştırma, nehirlerde güvenli seviyenin çok çok üstünde antibiyotik yoğunluğu keşfedildi. 700’ü aşkın nehir, 100’ü aşırı antibiyotik içeriyor.

York Üniversitesi, dünya çapında devasa bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmada, dünya üzerindeki 700 nehirden su örnekleri alındı ve bu örnekler, antibiyotik yoğunluğu açısından incelendi. Nehirlerin %65’inde antibiyotik yapısına rastlandı. En kötü senaryolarda antibiyotik yoğunluğu, güvenli seviyenin 300 katı olarak ortaya çıktı.

Araştırmaya 72 ülkeden 711 nehir bölgesi dahil edildi. Projeyi koordine eden araştırmacılardan John Wilkinson, daha önce ölçüm yapılmamış bölgelerle birlikte bu çalışmanın en büyük antibiyotik çalışması haline geldiğini söyledi.

Wilkinson, “Şu ana kadar, antibiyotikler için çevresel gözlem çalışmalarının büyük kısmı Avrupa, Kuzey Amerika ve Çin’de yapıldı. Genelde sadece birkaç antibiyotik incelendi. Sorunun küresel çaptaki boyutu hakkında çok az şey biliyoruz.” dedi.

711 nehirden %65’i antibiyotik içeriyor, bu nehirlerden 111’i genel olarak güvenli kabul edilen orandan daha fazla antibiyotik yoğunluğuna sahip. Bu nehirlerin büyük kısmı Asya ve Afrika’da olsa da Avrupa nehirlerinin %8’i, Kuzey Amerika nehirlerinin %15’i de güvenli limitin üstünde.

Londra’nın meşhur Thames Nehri, beş farklı türde antibiyotik barındırıyor. Tuna, Avrupa’nın en yoğun antibiyotik barındıran nehri oldu. Bangladeş’ten gelen bir örnek ise güvenli seviyeden 300 kat fazla antibiyotik barındırıyor.

Uzmanlar bu rakamların oldukça korkutucu ve insanın gözünü açan rakamlar olduğunu söylüyor. Bu durum, antibiyotiklere karşı bağışıklık kazanan bakterilerin üremesini destekliyor.

Araştırma, doğal ortamın antimikrobik direnç sorunu üzerindeki etkisini açık bir şekilde ortaya koymuş oluyor. Araştırmacılardan Alistair Boxall, verilerinin nehir kirliliğinin soruna etkisini anlama konusunda önemli katkılar sunabileceğini söylüyor. Boxall’a göre çözüm nehirleri temizlemekte ve daha sıkı düzenlemeler yapmakta yatıyor. Ayrıca altyapılara ve su arıtma sistemlerine de daha fazla yatırım yapılması gerekiyor.

Araştırma, bir sonraki Society of Environmental Toxicology and Chemistry toplantısında sunulacak.

Kaynak : webtekno.com