Yağ İmmünolojisinde Zayıflık
İmmünoloji ve Alerji bölümünden sorumlu araştırmacı Dr. Branh Moody’ye göre immünoloji lipidlerin değeri düşüktür. Yıllardır otoimmün hastalıklarıyla ilgileniliyor ve sedef hastalığı gibi bazı otoimmün hastalıklarda, multipiskleroz ve Tip 1 diyabetin belirli dokular tarafından yönlendirildiği düşünülüyor. Antijenler olarak bilinen, otoimmün hastalıkları tetikleyen belirli moleküllerin araştırılması proteinler ve peptidler üzerine yoğunlaşmıştır, ancak lipidleri otoimmün hastalık için aday antijen olarak düşünmek gerekmektedir.
Araştırmacılar, 30 yıl boyunca T hücrelerinin otoimmün bozukluklarda önemli bir rol oynadığını biliyorlardı, ancak T hücrelerinin sadece proteinlere cevap verebileceği düşünülüyordu. Brigham’daki araştırmacılar tarafından gerçekleştirilen, önceki çalışmalar, bir T hücresinin de lipitlere tepki verebileceğinin ilk ipucu oldu. Yeni yayınlanan çalışmada, birçok T hücresinin lipitlere tepki gösterebileceği ve lipitlerin bu şekilde tanınmasını sağlayan fiziksel yapıları aydınlattığı öne sürülüyor.
T hücreleri bağışıklık sisteminin bir başka anahtar parçası olan dendtritik hücreler bir antijenle sunulduğunda harekete geçirilir. Moody ve meslektaşları İldiko Van Rhijn ve Tan-yun Cheng; T hücresini uyarıp hangi moleküllerin ele geçirildiğini tespit etmek için yola çıktılar. Yapısal biyolojiyi kullanarak Avustralyada Monash Üniversitesindeki Görüntüleme Merkezinden Jannie Rassjohn ve Adam Shahine, dendtirik hücrelerin yüzeyinde CD1b olarak bilinen proteinlerin lipitlere nasıl bağlandığını gösterdi. Bu CD1b kompleksi ve bir lipit, daha sonra bir T hücre reseptörüne bağlanır ve bir bağışıklık tepkisi etkinleştirir.
Avustralya Synchrontron’un gelişmiş görüntüleme tesisleri, CD1b;ye ve lipit antijenlerine karşı üç boyutlu T hücresi reseptör etkileimi modelleri üretilmesini sağladı. Bu sonuçlar ise; CD1b’nin rolünü vurgulamaktadır ve bizlere lipit esaslı otoimmün hastalığın mekanizmaları hakkında bilgi vermektir.
Bu çalışma, sistemik lupus eritematozuz’da dahil otoimmün hastalığın spesifik formları için etkili olabilir. Önceki araştırmalarda; lupuslu hastaların fosfolipidlere bağlanan; pıhtılaşma ve inmeye neden olan antikorlara sahip oldukları bulunmuştur. Yeni çalışmalarda ise; T hücrelerinin de fosfolipidleri tanıdığı, bu hastalıkta T hücre ve antikorların işbirliğine yeni perspektifler açtığını gösteriyor. Şu anda, üç farklı molekülün nasıl etkileşebileceğine dair bu güzel, üç boyutlu görüntüleme ile bu lipitin hangi bölümünün önemli olduğunu açıklıyor.
Kaynak : sciencedaily.com