Flavonoidlerde Zengin Olan Organik Soğan
Organik soğan ile geleneksel soğan arasında altı yıllık bir karşılaştırma, sağlığı teşvik ettiği düşünülen yüksek fitokimyasal seviyeleri göstermektedir.
Organik olarak yetiştirilen Kırmızı Baron Soğanı (gösterilmiştir), geleneksel olarak yetiştirilenlerden daha yüksek flavonoid seviyelerine sahiptir.
Birçok market müşterisi, organik sebzelerin geleneksel olanlarına göre daha sağlıklı olduğuna inanıyor ancak besin içeriklerini karşılaştıran çalışmalar karışık sonuçlar verdi.
Şimdi, araştırmacılar geleneksel olanlara karşı organik yöntemlerle yetiştirilen bir ürünün ilk defa çok yıllık tarla testini tamamladılar. Organik soğanların önemli ölçüde ve daha fazla miktarda flavonoidin iki türünü içerdiğini bildirdiler, bazı çalışmalar gösterdi ki bu bileşikler kardiyovasküler hastalık, diyabet ve kanser gibi kronik sağlık koşullarına karşı koruyabililer.
Geleneksel ve organik ürünler arasındaki farklılıklara ilişkin önceki çalışmalar ya raflardan satın alınan sebzelere dayanıyorlardı ya da sadece birkaç yıl yan yana büyüyenleri kapsıyordu, bu hava ve diğer etkenlerdeki yıllık farklılıkların etkilerini göz ardı etmeyi zorlaştırıyor. Teagasc Gıda Araştırma Merkezi’nden araştırmacılar, bu çalışmada organik yöntemler kullanarak aynı sebzeleri altı mevsim boyunca aynı yerde büyüterek daha uzun süreli ve daha iyi kontrollü bir çalışma yapmak istediler. 2009-2014 yılları arasında araştırmacılar, Avrupa Birliği tarafından tanımlanan hem organik tarım uygulamalarını hem de mineral gübreler ve sentetik böcek ilacı kullanımını içeren geleneksel yöntemleri kullanarak kırmızı ve sarı soğanları -Red Baron ve Hyskin çeşitlerini- yetiştirdi. Ardından, soğandan dondurularak kurutulmuş özütteki bileşikleri, yüksek performanslı sıvı kromatografisi ve diğer teknikler kullanarak analiz ettiler.
Beklendiği gibi kırmızı soğanların kırmızı pigmentli flavonoid antosiyanin seviyeleri daha yüksekken sarı soğanların daha yüksek seviyede sarımsı bir pigment olan kersetin içeriyordu.
Yağış ve sıcaklık gibi yıllık hava faktörleri, fitokimyasal içeriğin değişkenliğine katkıda bulundu. Bununla birlikte, genel olarak, çalışmanın altı yılı boyunca toplam flavonoid içeriği, organik soğanların kuru ağırlığınca %10-50 daha yüksekti. Organik soğanlarda sürekli yüksek seviyelerde bireysel flavonoidler mevcuttu ve ekstraktlar radikal temizleme aktivitesini ölçen iki deneyde daha yüksek antioksidan aktiviteye sahipti.
Ekibin analizi, organik soğanlardaki flavonoid içeriğinin artmasını öncelikle toprak yönetimi ve zararlı böcek kontrol uygulamalarının farklılıklarına bağladı. Çalışma üst düzey yazarı Dilip K. Rai organik tarım koşulları altında bitki büyüdükçe daha fazla stres yaşar, diye açıklıyor. Örneğin, sentetik pestisitler olmadan mikrobiyal saldırılar artar. Bitkiler savunma mekanizması olarak antosiyanin ve kersetin gibi sekonder metabolitleri üretiyor, diye ekliyor.
Rai, araştırmanın bulgularının organik ve konvansiyonel ürünler arasında hiçbir besin farkı bulamayan büyük bir 2012 meta-analizine uyumlu olduğunu ancak organik tarımda flavonoidlerin ve diğer polifenol bileşiklerinin arttığını belirtti ve şunu ekledi: “Büyüme için ihtiyaç duyduğumuz protein ve mineraller gibi sağlığı teşvik edenbeslenme bileşimleri arasında bir ayrım yapmak zorundayız.”
Bununla birlikte, artışın gerçek sağlık yararlarına dönüşüp sonuçlanmayacağını belirlemek zordur.”Bu milyon dolarlık soru,” diyor Rai. Utah Üniversitesi’nde beslenme bilimcisi olan ve fitokimyasalların fizyolojik etkilerini araştıran Thunder Jalili, bir avuç çalışmanın, kersetinin kan basıncını düşürdüğünü gösterdiğini belirtti. Bununla birlikte verilen dozlar genellikle soğanlardan daha yüksektir.
Kaynak : acs.org
