Araştırmacılar Grip Virüsüne Karşı Koruma Sağlayan Nanoaşı Geliştirmekte ve Test Etmekte
Fotoğraf : Bu nanoparçacıklar bir metrenin 300 milyarda bir kadar genişlikteler ve aşı antijenleri içeriyorlar.
Çoğumuz için grip bir sonbahar rutinidir. Kolu ovalayın, üst tarafın iğneyi yapın ve dolaşan virüsün hangisi olursa olsun onunla eşleşmesini bekleyin.
Grip aşısı yapmanın en yaygın yöntemi 70 yıldan fazladır. Bu aşı özel ortam yani patojen içermeyen tavuk yumurtalarında büyüme gerektirir. Bu hızlı ve kolay bir üretim süreci değildir ve en iyi ihtimalle eksik bir koruma sağlar.
Iowa Eyalet Üniversitesi, Iowa Üniversitesi ve Wisconsin Medison Üniversitesi’nden Iowa Eyaletinin Nanoaşı Enstitüsüne bağlı araştırmacılar, grip konusunda daha iyi olabileceğini düşündükleri bir yol geliştirmek ve test etmek için birlikte çalışıyorlar.
Nanoaşı Enstitüsü Müdür Yardımcısı ve Iowa’da pataloji profesörü Thomas Woldschmidt ‘yaptığımız şey tamamen farklı bir yaklaşım’ dedi. ‘ Bu tamamen farklı bir top oyunu’
Araştırmacılar ne yapıyor derseniz, nano parçacıklara sentezlenmiş gribal enfeksiyon proteinleri yüklemektedirler. Bu nanopartiküllerin çapı bir metrenin 300 milyonda biridir ve biyolojik olarak bozunabilir polimerlerden yapılmıştır. Nano parçacıklar burun spreyine dahil edilir ve koklama ile gönderilir. Araştırmacılar ön araştırmalara dayanarak, nanoaşının her iki tür bağışıklık hücresini (T hücreleri ve B hücreleri ) aktive edebileceğini ve üst solunum yolunda (burun, boğaz, ses kutusu) ve alt solunum yollarında (nefes borusu ve akciğerlerde) koruma sağlayacağına inanıyorlar.
Bunların hepsi günümüz tipik grip aşısından daha iyi grip koruması anlamına gelebilir.
Daha Kapsamlı Koruma için Araştırmalar
Ulusal Sağlık Enstitüleri 2.8 milyon dolarlık hibeyle nano grip aşısı çalışmalarını destekliyor.
Çalışmanın başında Iowa pataloji yardımcı doçenti olan Kevin Legge geliyor. Araştırma ekibi Waldschmidt; Nanoaşı Enstitüsü Müdürü Balaji Narasimhan ve Mühendislikte Anson Marston öne Çıkan Profesör ve Iowa Eyaletindeki Kimya ve Biyoloji Mühendisliğinde Vlasta Klima Balloun Başkanı; Wisconsin’de patobiyolojik bilimler dalında doçent olan Thomas Friedrich’i içeriyor.
Araştırmacılar şu ana kadar bu grip nanoaşısının fareler ve domuzlar üzerinde test ettiler. Mevcut çalışma ayrıca maymunlar üzerinde de testler yapılması gerektiğini gösteriyor.
Legge ‘ Bugünkü grip aşılarının B hücrelerini aktive ettiğini’ söyledi. Bu antikorlar vücutta dolaşmakta ve virüslere bağlanarak kaplayarak onları etkisiz hale getirip saldırmaktadırlar. Antikorlar ayrıca diğer savunma hücrelerine virüse saldırmak ve yok etmek için sinyal verir. Kemirgen araştırmaları, gribin nanovaccinin B hücresinin yanı sıra T hücre aktivitesini de etkilediğini gösterdiğini belirtti. T hücreleri, virüs bulaşmış hücrelere saldırarak hastalıkla mücadele eder.
Legg eve Narasimhan, nanoaşını akciğerlerde bağışıklık sistemini geliştirmede, şimdiki grip aşısından veya birkaç sene önce yaygın olan grip sisinden daha iyi olduğunu ve artık Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri tarafından önerilmediğini belirtti.
Narasimhan, bu grip nanoaşısının başka avantajlarıda olduğunu söyledi: birçok grip türünden sentezlenen proteinlerle kolaylıkla yüklenebilir, çabucak modifiye edilebilir ve üretilebilir (araştırmacılar buna “tak ve kullan” teknolojisi diyor) ve oda sıcaklığında uzun süre saklanabilirler.
O, teknolojinin tüm kutuları daha iyi bir grip aşısı için kontrol etme potansiyeline sahip olduğunu söyledi.
Mekanizmaları Öğrenmek, Farklı Tipleri Test Etmek
Fakat her sonbaharda kullanmadan önce bir grip nanoaşısı hakkında bilgi edinmek gerekir.
Legge ve Waldschmidt, nanoaşını gripten nasıl koruma sağladığını tam olarak anlamak istediklerini söyledi. Ayrıca, aşıların B hücreleri ve T hücrelerinde nasıl bağışıklık tepkisini aktive ettiğini daha ayrıntılı olarak açıklamak istiyorlar.
Ayrıca H5N1 gibi ölümcül suşlar veya kuş gribi de dahil olmak üzere farklı grip türlerine karşı nanoaşının etkililiğini inceleyecekler.
Waldschmidt, “Bu aşı platformunun herhangi bir gribal enfeksiyon yükü ile çalışacağını onaylamak istiyoruz” dedi.
Narasimhan, bir grip nanoaşı için doğru boyutta nanopartiküllerin bulunmasının da önemli olduğunu söyledi.
“Bu, Goldilocks sorunu” dedi. “Çok büyük iyi değil, çok küçükte iyi de değil. Biz sadece doğru olan için araştırıyoruz.”
Ve proje, Wisconsin’deki Friedrich tarafından incelenen grip nanoaşısının bazı maymunlardaki testlerini içerecektir.
Friedrich, nanoaşını solunum yolları ve bağışıklık sistemleri insanlardakine benzer olduğu için maymunlarda incelenmesi önem taşıyor.
“Maymunlar bize farelerde yapılan araştırmaların gerçekten insanlarla alâkalı olduğuna dair güven vermek için vardır” dedi. “Ve eğer maymun çalışmalarında sorunlar varsa, aşı, insan denemelerine geçmeden önce daha etkili hale getirilebilecek şekilde ayarlanabilir.”
Friedrich, bu çalışmada kullanılan maymunların herhangi bir hastalıktan kurtulmasının beklendiğini ve diğer çalışmalarda kullanılacağını söyledi.
Bir Model Proje
Birçok yönden Narasimhan, bu özel çalışmanın Nanoaşı Enstitüsünün nasıl çalışması gerektiği konusunda bir model olduğunu söyledi.
Örneğin, bu çalışma, kurumlar ve disiplinler arasında yer alan bir araştırma ekibine sahiptir. Çalışma, Nanoaşı Enstitüsü ve Iowa Üniversitesi’nden Carver Trust Tıbbi Araştırma Girişimi’nden dahili hibelerle başlatıldı. Bu hibeler NIH Ulusal Alerji ve Enfeksiyöz Hastalıklar Enstitüsünden bir milyon dolarlık hibe almak için gerekli ön verileri sağlamıştır.
Enstitü, 2013 yılında Iowa Eyaleti’nin Disiplinlerarası Araştırmalar için Başkanlık Girişimi tarafından verilen tohum aşaması araştırmacılığı ödül ile büyüdü. Narasimhan, daha sonra fikrin, hastalık önleme ve tedavisinde devrim yaratacak bir nano araştırma ekibi yaratmak olduğunu söyledi. Geçtiğimiz Haziran ayında, Regents Devlet Kurulu, Iowa Eyaleti kampüsünde tam bir araştırma enstitüsü olmasını için ilk adımı attı. Şu anda 21 kurumdan 70 araştırmacı içeriyor. Şu anda solunum yolu enfeksiyonları, nevral bozukluklar, tropikal hastalıklar, kanser ve veterinerlik hastalıkları için nanoaşılar ve nanoterapi yöntemleri araştırıyorlar. Şimdiye kadar, enstitünün araştırmacıları 18 milyon doların üzerinde bağış topladı.
Narasimhan, “Bu alanların her biri için mini rüya takımları yaratıyoruz” dedi. “Bundan dolayı hibeler için yarışıyoruz ve ulusal ve uluslararası önem kazanıyoruz.”
Ve enstitünün çalışması nedeniyle, sonbahar gribi rutini bir gün bir doz nanoaşıyla geçebilir.
Kaynak : phys.org