Darwin Teorisi’nden İlham Alınarak Yeni İlaç Keşfi
Vücut kendini bakteri ve virüslere karşı sürekli savunmak zorundadır. Düşmanı tanımak ve mümkün olan en iyi bağışıklık tepkisini tetiklemek için seçilen milyonlarca farklı antikor üretir. Bilim insanları proteinleri hedefleme ve zararlı etkileri yok etme de terapötik amaçlar için bu antikorları kullanır. İlaç temelini şekillendirecek küçük molekülleri tanımlama uzun ve sıkıcı bir süreçtir.
İsviçre Geneva Üniversitesi’nde kimyagerler Darwin Evrim Teorisi’nden ilham alarak bir teknik geliştirdiler. Bu teknik; Biyolojinin izin verdiği en iyi kombinasyonların gücünü arttırma ve yeni problemlere çözüm bulmak için genetik çeşitlilik. İki hafta içinde hedef proteine karşılık verecek en iyi kombinasyonu bulmak için DNA eşleştirme süreçleri kullanılarak birleştirmeye programlanmış küçük moleküllerin milyonlarca kombinasyonunu çabucak üreten yeni bir metod oluşturdular. Bu sonuçlar, Nature Chemistry dergisinde yayınlandı, ilaç gelişimi için yeni ve kullanılmamış bir sayfa açacak.
İlaçların etki yolu; bir hastalıkta bulunan hedef bir proteinin moleküler tanınmasına ve sonra yatıştırmaya dayanır. Bunu yapmak için, bilim insanları özellikle ilgilenilen proteini hedefleyen bir ilaç olabilen molekülü tanımak için yüksek verimli tarama kullanır. Son on yıldan fazla süredir, DNA’nın şifresini çözmenin kolay olması gibi tanımlamalarını sadeleştiren DNA etiketleriyle küçük molekülleri şifrelemesi geliştiriliyor.
Verimli Düzeneği Bulmak için Darwinci Evrimsel Gücünden Çizim İlhamı
Çalışmanın ilgili yazarı ve UNIGE, Bilim Fakültesi Organik Kimya Bölümü’nden Prof. Nicolas Winssinger;“ Biyoloji genellikle bir probleme bir çözüm bulur. Bu; en iyi bireyleri güçlendirirken, değişen şartlarda hayatta kalmak ve uyum sağlamak için çeşitliliği üretmeyi içeren doğal evrimin prensibidir.” diyor. Gerçekten de bilim insanları; DNA’ları aracılığıyla 100 milyondan daha fazla molekül grubunu yaratarak çeşitlilik üreten ve sonrasında belirli bir proteine en iyi eşleşmeyi seçtikleri bir teknoloji geliştirdiler.
Prof. Nicolas Winssinger;“ Hedef proteinleri tanıyan ve DNA dizisi tarafından yönlendirilen, farklı kombinasyonlarda birleşmesine izin vermesi için küçük moleküller formunda taklit etmeye çalışan antikorların özelliklerinden ilham aldık.” diye açıklama yapıyor. Bu kombinasyonlar geleneksel yüksek verimli tarama için aylar hatta yıllar sürecek işlem, tekniğimiz ile sadece iki hafta içerisinde hedef olan proteinle en iyi eşleşmeyi bulmak için defalarca kez seçildi ve büyütüldü.
Kanıtlanmış, Kolayca Tekrarlanabilir ve Masrafsız Bir Teknik
Bu metodolojinin verimini doğrulamak için Geneva Ekibi bağışıklık sistemini yönlendirerek kanser hücrelerini koruyan PD-L1 proteinine odaklandı. Nicolas Winssinger; “Metodolojimize teşekkürler, bilhassa hedeflenen PD-L1’i büyüterek hızlıca tanımladık ve etkili bir şekilde çalıştığını ispatladık.”
Dünyada herhangi bir laboratuvarda kolayca tekrarlanabilen bu teknik yüksek verimli tarama için milyonlarla kıyaslandığı zaman sadece birkaç bin Frank’a mal oluyor. Geneva araştırmacıları; “Darvin tarafından vurgulanan evrensel güçlerden faydalanarak, moleküler büyütmemizi geliştirebiliriz ve yeni daha etkili ilaçlar üretmek için henüz faydalanılmamış olası kombinasyonlara yeni bir alan açabiliriz.” diyerek teknikleri hakkındaki konuşmasını sonlandırdı.
Kaynak: phys.org