Diş Minesini Onarmak için Yeni Bir Yöntem
Fotoğraf: İnsan dişi üzerinde onarım deneyinin bir görüntüsü
Zhejiang Üniversitesi ve Xiamen Üniversitesi’nden bir araştırma grubu insan diş minesini onarmanın bir yöntemini buldu. Grup, Science Advances dergisinde yayımlanan makalesinde metotlarından ve test edildiğinde ne kadar iyi çalıştığından bahsetti.
İnsanlar binlerce yıldır diş çürümelerine karşı mücadele ediyor (ne kadar uzun yaşarsak sorun o kadar zorlaşıyor). Birçok tüketim maddesi dişleri çürümeye karşı koruyan sert mine kaybına neden olur ve bir kez kaybolduğunda asla geri dönüşü olmaz. Mevcut standart işlem, çürümüş diş kısmının çıkarılmasını ve boşluğun sert bir protez malzemesi ile doldurulmasını içerir. Uzun yıllar boyunca, bilim adamları kaybolduktan sonra diş minesini değiştirmenin bir yolunu aradılar ama şimdiye kadar bu tür çabalar uygun bir yerine koyma ile sonuçlanmadı. Bu yeni çabada, Çin’deki araştırmacılar, en sonunda bir çözüm bulduğunu bildirdiler.
Araştırmacılar diş minesini onarmak için ilk önce doğal minenin ana maddesi olan son derece küçük (1,5 nanometre çapında) kalsiyum fosfat kümeleri oluşturdular. Minik kümelerin her biri daha sonra kimyasal bileşik trietilaminle hazırlandı; bu şekilde kümelerin topaklanmasına engel olundu. Kümeler daha sonra insan minesine çok benzer bir malzeme olan kristalin hidroksiapatit örneğine uygulanan bir jel ile karıştırıldı. Testler, kümelerin dişin durduğu yerle birleştiğini ve bunu yaparken numuneyi kaplayan bir tabaka oluşturduğunu gösterdi. Ayrıca katmanın, benzer çalışmalarla önceki ekiplerin elde ettiğinden çok daha sıkı yerleştirildiğini bildirdiler. Böyle bir gerginliğin, yeni malzemenin eskisi ile çoklu kristal alanlardan ziyade, tek bir tabaka halinde kaynaşma sağladığını iddia ediyorlar.
Fotoğraflar: İnsan diş minesini onarımdan 6 saat, 12 saat ve 48 saat sonra elektron tarama mikroskobu görüntüleri. Mavi alan doğal mine ve yeşil alan onarılmış minedir.
Ekip daha sonra, mineyi çıkarmak için asitle muamele edilmiş gerçek insan dişlerini kullanarak aynı tip testler yaptı. 48 saatlik uygulamada, dişlerde yaklaşık 2.7 mikrometrelik kristal tabakaların oluştuğunu bildirdiler. Mikroskopla yapılan yakın inceleme, katmanın, doğal mineninkine çok benzeyen balık pulu gibi bir yapıya sahip olduğunu göstermiştir. Fiziksel testler, minenin mukavemette ve aşınma direncinde doğal mine ile neredeyse aynı olduğunu göstermiştir.
Araştırmacılar, tekniklerinin diş hekimleri tarafından kullanılmadan önce ilk olarak istenmeyen yan etkilerin olmadığından emin olmak gerektiğini belirtiyorlar.
Kaynak: phys.org