Havada Düşündüğümüzden Çok Daha Fazlası Var
Fotoğraf: Yale araştırmacıları, Michigan’daki ormanlardan ve Atlanta ve New York’daki kentsel çevrelerden örnekler kullanarak organik aerosollerin moleküler yapısını detaylı bir şekilde incelediler. (Yale Üniversitesi)
Yale Üniversitesi araştırmacıları, hava kirliliği türünün, daha önce yapılan çalışmaların belirttiğinden çok daha komplike olduğunu buldular.
Araştırmacılar, hava örneklerini incelemek için yüksek güçte ekipmanlar kullanarak atmosferde önemli bir yere sahip olan organik aerosollerin moleküler yapılarını detaylı bir şekilde incelemeyi başardılar. Sağlığa ve iklime yönelik riskler ortaya koyan bu havadaki tanecikler, genel olarak iki kategoriye ayrılır: ilki, arabalarda ve kamyon egzozlarında olduğu gibi yanma prosesi sırasında oluşabilen organik aerosoller ve ikincisi, havada bulunan organik gazların ve taneciklerin oksidasyonundan kaynaklanan organik aerosoller.
2 Kasım’da Nature’s Communications Chemistry dergisinde yayımlanan çalışma için araştırmacılar, bir numunedeki binlerce bileşeni ayıran sıvı kromatografisi ve bu bileşenleri tanımlayan ve analiz eden kütle spektrometresi kombinasyonunu kullandılar.
Kimya ve çevre mühendisliğinde öğretim üyesi, araştırmanın kıdemli yazarı Drew Gentner, ‘’ Burada, aslında, çok benzer görünebilecek molekülleri ayırıyoruz.’’ dedi. ‘’ Geçmişte yapılan çalışmalarda, araştırmacılar, mevcut kompleks karışımlarda moleküler kimlikler hakkında daha az bilgiye sahiptiler. Bu enstrümanlar ile moleküler formülleri daha doğru bir şekilde belirleyebiliriz’’
Gentner, araştırmacıların belirttiğine göre, bu önemli bir gelişmedir, çünkü havada hangi zararlı elementlerin bulunduğunu bilmek, onları azaltmanın yollarını bulmak için kritik öneme sahiptir diyerek ekledi.
Gentner’in laboratuvarında çalışan Doktor (Ph.D.) adayı ve çalışmanın başyazarı Jenna Ditto, ‘’Organik aerosoller için daha az spesifik bilgiye dayanan hava kirliliği kontrol politikası geliştirirseniz, moleküler seviyede kompozisyonda beklenilenden çok daha fazla çeşitlilik görülebilir ve buda aerosol özelliklerini ve etkilerini etkileyebilir.’’ dedi.
Yaz mevsiminde, üç hafta boyunca her bir yerleşim yerinden toplanan örnekler, Michigan’daki ormandan ve Atlanta ve New York’daki kentsel çevrelerden temin edilmiştir. Araştırmacıların belirttiğine göre, en şaşırtıcı olan şey ise aynı yerleşim yerlerinden alınan örneklerde gördükleri çeşitlilikti. Çoğu durumda, bir yerleşim yerinde peş peşe alınan örneklerde, bileşiklerin yüzde 70 kadarı birbirinden farklıydı.
Araştırmacılar, bazı sebepler sabit kalsa bile, bir dizi faktörün bu değişkenliği sürdürebileceğini belirtti. Ditto, ‘’ Arabalardan ve bitkilerden yayılan farklı türdeki bileşikler arabadan arabaya ya da ağaçtan ağaca değişebilir.’’ dedi.
Ayrıca hava durumu ve kimyasal oksidasyon koşulları gibi diğer faktörler değişebilir. Araştırmacılar, bu varyasyonların ayrı ayrı olarak genellikle önemsiz olduğunu, ancak birlikte önemli ölçüde farklılıklar yaratabileceklerini belirttiler.
Bu çalışmanın sonucunda araştırmacılar, bu değişkenlerin ne tür sağlık ve iklim etkilerine sahip olabileceğini daha iyi anlayabilmek için sonuçları daha ileri düzeyde analiz etmeyi beklediklerini belirttiler.
Gentner, ‘’ Bu detaylarda, bu alanda kullanılmak üzere çok fazla bilgi vardır.’’ dedi ve ‘’ Tüm kompleks sistemde neler olup bittiğini anlayabilmek için kullanabileceğiniz değerli veriler var.’’ diyerek açıklamasına ekledi.
Kaynak: phys.org