Kahve Ömrü Uzatıyor mu?
İki araştırma, düzenli olarak kahve tüketen insanların daha uzun yaşadığını işaret ediyor. Günde üç bardak belirli hastalıkların riskini yaklaşık 18% azalttı. Bunlara kanser, diyabet, felç ve kardiyovasküler sistem hastalıkları dahil olmaktadır.
Kahve severler için, gerçek olamayacak kadar güzel: Hoşnut olduğunuz en favori içecek belki de yaşamı uzatan özelliklere sahip olabilir. Bilgiler, şimdi ki “Annals of Internal Medicine” dergisinde yayınlanan iki çalışma ile sağlanmaktadır. Biraz basitleştirilmiş sonuç olarak: Düzenli bir kahve tüketimi, belirli bir süre içerisinde ki ölüm riskini azaltır. Birinci çalışmada, bu etki, günde üç veya daha fazla bardak olduğunda özellikle fark edildi. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı ve Imperial College London´daki araştırmacılar 16 yıl boyunca on Avrupa ülkesinden yarım milyondan fazla kişinin verilerini inceledi. Böylece çalışma bugüne kadar türünün en büyüğü sayılıyor. Özellikle sindirim sistemi hastalıkları ve dolaşım hastalıklarında ekip, nispeten yüksek kahve tüketiminin olumlu etkileri belirtildi. Bu arada sonuçlar farklı uluslar arasında değişiklik göstermemiştir.
Güney Kaliforniya Üniversitesi’nden bilim insanları tarafından gerçekleştirilen ikinci araştırma, çok benzeri bir resim çiziyor: Günde bir fincan kahveyi düzenli olarak içenler için, araştırma süresi boyunca ölme olasılığı, bu sıcak içeceği hiçe sayanlara göre yüzde on iki daha azdı. Hatta günde iki veya üç fincan ile bu risk yüzde 18 oranında azaltıldı. Araştırmaya göre, kahve içenler kanser, tip 2 diyabet ve solunum, böbrek ve kalp hastalıklarından daha az muzdaripti ve felç ihtimalleri daha azdı. Etkileri bilim insanları tarafından, Afrikalı Amerikalılar, Latinolar ve beyazlar da dahil olmak üzere farklı etnik kökenlerde gözlendi. Multietnik kohort çalışmasıyla, sonuçların farklı grupların farklı yaşam biçimleri nedeniyle ortaya çıktığını ihtimal dışı ettiler. Hala devam eden çalışmaya 200 binden fazla kişi katılıyor. Anketlerin asıl amacı, kansere neden olabilecek risk faktörlerini belirlemektir.
Kahve dünyadaki en çok tüketilen içeceklerden biridir. Birleşik Devletler’deki yetişkinlerin yaklaşık dörtte üçü bu içeceği içiyor, bunlardan yarısı her gün ve Almanya’daki rakamlarda benzeridir. Bu alışkanlığın sağlıksız olduğu görüşü artık eskimiştir. Daha önceki deneylerde, kahve içenlerinin bazı diğer sağlıksız alışkanlıklarının olduğunu dikkate almamışlardır – çok fazla alkol veya sigara içmek gibi. Bunların yanı sıra, kahvenin kötü bir itibarı oluştu. İstatistiksel yöntemleri kullanarak tarif edilen etkiler hariç tutulabilir. Ve önceki diğer araştırmalar, yıllarca orta dereceli kahve tüketiminin tip 2 diyabet, Alzheimer hastalığı ve bir kaç kanser türlerinin gelişme riskini azalttığını göstermektedir. Uzmanlar bunun anti-oksidan özelliklere sahip olan polifenoller ve bazı biyoaktif bileşiklerden kaynaklandığından düşünüyorlar. Ayrıca ek olarak, örneğin, kahve tüketiminin, insülin direncini azaltabiliyor ve inflamasyonu önleyebiliyor.
Bu sebeple, genel olarak, günde birkaç fincan kahve sağlıklı beslenmenin bir parçası olabilir. Lakin, ara sıra kafeinsiz versiyona müracaat etmek önerilebilir. Çünkü bir yandan bilim insanları sağlık teşvik etkisi açısından “kafeinli” ve kafeinsiz” arasında bir fark görmüyorlar. Diğer tarafdan, yüksek dozda kafeinin, artan kalp hızı, huzursuzluk ve uyku bozukluklarına sebep olaabileceği bilinmektedir. Bunun hangi miktarlardan itibaren meydana geleceği bireysel olarak çok farklıdır. Bu yüzden, tam kapsamlı öneriler yapmak imkansızdır. Zaten popüler olan bu sevilen içecek için biraz reklam yine de yapılabilinir: “Kahve içmenin hayatınızı uzatacağını iddia edemeyiz, ancak en azından bir bağlantı görüyoruz”, ikinci araştırmanın başkanı Veronica Setiawan sözleri. “Eğer kahve tüketiyorsan, tüketmeye devam et! Tüketmiyorsan, başlamayı düşünebilirsin.”
Kaynak : spektrum.de