Kripto Para Madenciliğinin Çevresel Maliyetleri

Kripto Para Madenciliğinin Çevresel Maliyetleri

Bitcoin, Ethereum, Litecoin ve Monero – dijital tabanlı ‘kripto para birimleri’ isimleri gittikçe daha sık duyulmaktadır. Ancak fiziksel temsili olmamasına rağmen, bu yeni değişim yöntemleri aslında gezegenimizi olumsuz yönde etkileyebilir mi? Bu, New Mexico Üniversitesi’nde madencilik kripto para birimlerinin çevresel etkilerini araştıran araştırmacılar tarafından sorulan bir sorudur.

“Bu araştırmanın en çarpıcı yanı, dijital paranın sağlık ve çevresel maliyetlerinin önemli olduğunu; belki de çoğu insanın farkında olduğundan daha büyük olduğunu göstermesidir,” demiştir iktisat profesörü ve UNM Araştırmacısı Benjamin Jones.

Dijital para, yalnızca dijital dünyada var olan internet tabanlı bir takas şeklidir. Cazibesi, tüm kripto para birimi topluluğunun ürettiği ve kaydettiği, merkezi olmayan bir eşler arası değişim ağı kullanmaktan gelmektedir. Bağımsız “madenciler”, bir borsa işleminin güvenli şifreleme doğrulamasını sağlayan karmaşık hesaplama algoritmalarını çözmek için rekabet etmektedir. Madenciler para birimi cinsinden ödüllendirilir. Dijital ana defterler, bu işlemlerin “blokları” için tutulur ve bunlar da blok zinciri adı verilen şeyi oluşturmak için birleştirilir. Taraftarlara göre, kripto para birimleri işlemlerin güvenli bir şekilde onaylanmasını sağlamak için üçüncü bir tarafa, geleneksel bir bankaya veya merkezi bir devlet kontrolüne ihtiyaç duymaz. Ek olarak, kripto para birimleri tipik olarak bir noktadan sonra üretimi sınırlandırmak için tasarlanmıştır, yani dolaşımdaki toplam miktar sonunda bir üst limite varabilir. Bu üst limitler ve defterler, kullanıcı sistemleri aracılığıyla sağlanır. Ancak bu para birimlerini bu kadar çekici kılan mekanizmalar da aşırı miktarda enerji kullanmaktadır.

Enerji Araştırma ve Sosyal Bilimler dergisinde ‘Kripto Hasarlar’ başlığı ile yayınlanan yeni bir makalede, New Mexico Üniversitesi araştırmacısı Andrew Goodkind (Yrd. Doç., Ekonomi), Benjamin Jones (Yardımcı Doç, İktisat) ve Robert Berrens (Profesör, İktisat), kripto para madenciliği tekniklerinin etkilerini tahmin etmektedir. Üçü kripto para biriminde enerji kullanımını değerlendiren mevcut verileri ve bir ekonomik değerleme teknikleri serisini kullanarak, üçü madencilik uygulamalarına parasal bir rakam koyabilmiştir.

Berrens, “Uzmanlığımız, farklı ekonomi faaliyetlerinin ve sektörlerinin sağlık ve çevresel etkileri nedeniyle parasal zararları tahmin etmektir,” şeklinde açıklamıştır. “Örneğin, ekonomistlerin tarımda üretim ve tüketim modellerine bağlı enerji kullanımından ya da otomobil üretiminden ve kullanımından kaynaklanan etkileri incelemeleri yaygındır. İklim değişikliğinin karşısındaki bir dünyada, ekonomistler farklı faaliyetler ve teknolojilerle bağlantılı etkileri anlamamıza yardımcı olabilirler.”

Bağımsız üretim ya da ‘madencilik’, kripto para birimleri uygulamaları, enerji tüketen uzman bilgisayar donanımı kullanılarak yapılır ve herhangi bir coğrafi konumda gerçekleştirilebilir. Madencilik kampları adı verilen büyük ölçekli operasyonlar, enerjinin yeşil olup olmadığına bakılmaksızın, en hızlı internet bağlantıları ve en ucuz enerji kaynakları etrafında toplanıyor.

Makalede, “Her kripto para ile birlikte, tek bir madeni para üretmek için artan elektrik gereksinimleri, neredeyse kaçınılmaz bir negatif net sosyal fayda uçurumuna neden olabilir” denmiştir.

UNM araştırmacıları madencilik uygulamalarının finansal değer yaratmasına rağmen, elektrik tüketiminin dijital değişimin insan sağlığını ve iklim etkilerini tanımlamak için yazılan bir terim olan “kriptohasar” ürettiğini iddia etmektedirler.

Goodkind, “Elektrik üretiminin sera gazı emisyonlarından kaynaklanan iklim değişikliğine baktık ve yerel hava kirleticilerinin rüzgar yönünde taşındıkları ve yerel topluluklar arasında taşındıkları zamanki etkilerini inceledik” demiştir.

Araştırmacılar, 2018’de oluşturulan Bitcoinin her 1 $ ‘ının ABD’deki sağlık ve iklim zararlarının 49 $’ından sorumlu olduğunu tahmin etmektedirler.

Onların verileri, 2018 boyunca bir noktada, Bitcoin’i yaratmanın verdiği zarar maliyetinin borsa değeri ile eşleştiğini göstermektedir. Bu zararlar, karbon dioksit, ince partikül madde, azot oksitler ve kükürt dioksit gibi enerji üretmek için kullanılan fosil yakıtların yanmasından kaynaklanan artan kirleticilerden kaynaklanmaktadır. Bu kirleticilerin bir kısmına maruz kalmak, erken ölüm riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir.

Jones, “Yanan fosil yakıtlardan üretilen büyük miktarda elektrik kullanarak, kripto para madenciliği, New Mexico da dahil olmak üzere ülkedeki tüm toplulukları ve aileleri etkileyen daha kötü hava kalitesi ve CO2 emisyonlarının artmasıyla ilişkilidir.”

Artan kirleticilerden kaynaklanan insan sağlığı etkilerine ek olarak üçlü, iklim değişikliği etkilerine ve mevcut madencilik sisteminin yüksek enerji kullanımını nasıl desteklediğine bakmıştır.

Berrens, “Önemli bir mesele de blok zincirinde yeni şifreli işlem bloklarını güvence altına almak için kullanılan üretim sürecidir” demiştir. “Yeni para birimleri için tedarik kurallarının yanı sıra, Bitcoin’de kullanılan baskın Çalışma İspatı (POW) şeması gibi bazı üretim süreçleri, karmaşık algoritmaları çözmek için Kazanan Hepsini Alır yarışında artan bilgisayar gücü ve enerji kullanımı gerektirmektedir”.

Halen genel kullanımda göreceli olarak sınırlı olmasına rağmen, önemli ölçüde daha az enerji kullanımı gerektiren alternatif üretim şemalarına sahip kripto para birimleri bulunmaktadır. Araştırmacılar, bu tür programların sağlık ve iklim etkilerini açıklayarak alternatif madencilik yöntemlerini teşvik edeceklerini umuyorlar.

Makalede, “Şifrelemeyi hemen hemen her yere yerleştirme yeteneği (yani en ucuz, az düzenlenmiş elektrik kaynağını takip ederek) düzenlemeyi uygulamak için önemli zorluklar yaratıyor” denmiştir.

Goodkind, madencilik için kullanılan özel makinelerin de serin tutulması gerektiğini, bu yüzden bu karmaşık algoritmaları hesaplarken fazla ısınmamalarını söylemiştir. Ek enerji kullanımı bu çalışmanın bir parçası değildir, bu da yalnızca makineleri çalıştırırken kullanılandan daha fazla enerji tüketildiği anlamına gelir.

Goodkind“Hasar yaratan insanlara bunun maliyetini nasıl ödetebilirsiniz ki bu kripto para birimlerinin nasıl işletileceği konusunda karar verirken ele alınacak” şeklinde bitirmiştir.

Kaynak: sciencedaily.com

790 Kez Okundu

Hacer Demir

27 Nisan 1993’te Bursa’da doğdu. Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Marka İletişimi bölümü mezunu. UÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde yüksek lisans yapıyor. İlgi duyduğu alanlarda eğitim ve programlara katılmayı, yeni şeyler öğrenmeyi ve kendini geliştirmeyi seviyor. Yenilikçi haberleri takip etmeyi ve çeviri yapmayı sevdiği için 2017 yılından bu yana İnovatif Kimya Dergisi ekibinde yer alıyor.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!