Munch’ın Çığlık Tablosu Neden Soldu?
Fotoğraf: Edvard Munch’ın 1910 tarihli “Çığlık” adlı tablosunun üzerindeki canlı sarı boyanın solması ve dökülmesinin temel nedeninin nem olduğu görülmektedir.
Yapılan bir araştırma sonucunda canlı sarı boyanın solmasının ve dökülmesinin sebebinin nem olduğu düşünülüyor.
Boyanın ilk hali gibi kalabilmesi için yapılan araştırmalar Çığlık adlı tablonun da yeniden halka açılmasını sağlayabilir.
Edvard Munch’ın bu ikonik sanat eserinin 1910 versiyonu, tablonun kadmiyum sülfür pigmentleri çok kırılgan olduğu için 2006’dan beri nadiren sergileniyor. Gökyüzündeki kadmiyum sarısı fırça darbeleri, ortadaki şeklin soluk beyaz renge dönüşmesi ve göldeki kalın boyanın dökülüyor olması korumaya almanın önemini artırdı. Bu yüzden daha fazla bozulmayı önlemek için Oslo’daki Munch Müzesi, Çığlık tablosunu muhafaza ederken yüzde elliden düşük nem ve aydınlatma konusunda çok hassas davranıyor.
Perugia’daki İtalyan Ulusal Araştırma Konseyi’nde kimyager olan Letizia Monico ve meslektaşlarının 15 Mayıs tarihinde Science Advances’ta yayınladıkları rapora göre tablodaki boyaların kimyasal yapısının değişmesinin temel nedenin nem olduğunu, ışığın ise sadece küçük bir rol oynadığını keşfettiler.
Araştırmacılar, laboratuvarda yapay olarak yaşlandırılmış benzer kimyasal bileşimine sahip boya örnekleriyle birlikte “Çığlık” filmindeki mikroskobik boya parçalarını analiz ettiler.
Boya örneklerinin X-ışını analiz sonuçlarına göre “The Scream” filmindeki boya parçalarının içeriğinde kadmiyum sülfat bulundu. Kadmiyum sülfat, hem aydınlıkta hem de karanlıkta en az yüzde 95 neme maruz kalan yapay olarak yaşlandırılmış boyalarda da ortaya çıktı. Ancak yüzde 45 nemde ışığa maruz kalan benzer örnekler bozulma belirtisi göstermedi. Bu durum Çığlık tablosunun bozulma sebebinin nem olduğunu gösterdi. Ayrıca normal aydınlatma altında iyi olmasına rağmen yüzde 45 veya daha düşük nemde tutulması gerektiğini de gösterdi.
Munch’ın sanat eserinin bu şekilde korunmaya alınması Matisse ve van Gogh gibi sanatçıların kadmiyum sülfat pigmenti içeren tablolarının da korunmasını sağlayabilir. Ancak Monico, her tablonun benzersiz olmasından dolayı koruma stratejilerinin duruma göre ayarlanması gerektiği konusunda uyarıyor.
Kaynak: sciencenews.org
