Zehirli Ayakkabı İmalatında Çalışanları Bekleyen Tehlikeler
Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık’, Son günlerde zehirli ayakkabıların kullanıcılara vereceği zarar tartışılırken, atlanan önemli bir konun bu ayakkabıların imalatında çalışan işçilerin sağlık sorunları ve onları bekleyen hastalıklar olduğunu söyledi.
Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvarlar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık’, Son günlerde zehirli ayakkabıların kullanıcılara vereceği zarar tartışılırken, atlanan önemli bir konun bu ayakkabıların imalatında çalışan işçilerin sağlık sorunları ve onları bekleyen hastalıklar olduğunu söyledi. Deri imalatında hayvan postundaki mantarlar başta olmak üzere, birçok mikroorganizmanın ortadan kaldırılması için bazı kimyasallardan yararlanıldığını ve bunların başlı başına egzama nedeni olduğunu dile getiren Prof. Dr. Uyanık, “İşçiler bu kimyasal maddelerle iç içe olduklarından, özellikle el bölgesinde görülen alerjik reaksiyonlar zamanla vücutlarının başka bölgelerine de yayılabilir. Son yıllarda yapılan araştırmalara göre, vücutta kas ve eklem çevresi dokularından çıkan, yumuşak doku sarkomu adı verilen tümörlerin görülme riski, benzidin bazlı azo boyaları, organik çözücüler (benzen ve formaldehit), arsenik, dimetilformamid gibi prokanserojen kimyasal maddelere maruz kalan tabaklama işçilerinde daha fazla görüldüğünü göstermektedir. Ayakkabı, cüzdan/evrak çantası, kol saati kayışı, kemer, bebek taşıma çantası, mama önlüğü, sandalye örtüsü, mobilyaların tekstil ve deri içeren bölümlerinde, çok sayıda bulunan kimyasalların belirlenmiş limitler üzerinde kullanılması yasaktır. Bu yasaklara ve denetimlere rağmen bu ürünler piyasaya çıkartılarak pazarlanabilmektedir. Ayakkabı imalatında kullanılan renklendirici, yapıştırıcı ve çözücü kimyasalların kan hücrelerinin zarar görmesine, el ayak sinir uçlarının iltihaplanmasına neden olduğu, lösemiye yakalanma riskini de artırdığı belirlenmiştir. Zehirli ayakkabıların imalatı sırasında aşırı dozda kullanılan kimyasal maddeler işçilerde zehirleyici olmakla birlikte kanser riskini de artırır. Tahmin edilenden çok daha kısa sürede vücut içerisinde birikmeye başlayan bu kanserojen maddeler, bunlara direkt maruz kalan kişileri ileride, çok daha büyük sağlık problemleriyle karşı karşıya getirebilir’ açıklamalarında bulundu.
Kaynak : milliyet.com.tr
