Nükleer Atıkların Temizlenmesi İçin Bulunan Yeni Bulgular
Teknetyum-99’un kimyasına ilişkin yeni bir araştırma, zorlu nükleer atıkların anlaşılmasına katkıda bulundu. Bu durum daha iyi temizleme yöntemlerinin bulunmasına yardımcı olabilir.
Washington Devlet Üniversitesi lisansüstü öğrencisi Jamie Weaver, plütonyum üretiminin bir ürünü olan teknetyum-99 hakkında yeni bilgiler elde etti.
Teknetyum-99’un kimyası üzerine Washington Devlet Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma, zorlu nükleer atıkların anlaşılmasına katkıda bulundu. Bu durum daha iyi temizleme yöntemlerinin bulunmasına yardımcı olabilir.
Çalışma, Inorganic Chemistry dergisinde yayınlandı. Bu çalışmayı John McCloy, Mekanik ve Malzeme Mühendisliği Okulu’ndaki doçent ve kimya lisansüstü öğrencisi Jamie Weaver yürüttü. Pacific Northwest National Laboratuvarından (PNNL), Nehir Koruma Ofisi ve Lawrence Berkeley National Laboratuvarından araştırmacılar işbirliği yaptı.
Teknetyum-99, plütonyum silah üretiminin bir yan ürünüdür ve çevre temizliği için ABD’nin büyük bir meydan okuması olarak görülüyor. Washington eyaletindeki Hanford Site nükleer kompleksinde, 177 depolama tankında yaklaşık 56 milyon galon nükleer atık içinde yaklaşık 2000 pound element dağılmıştır.
ABD Enerji Bakanlığı, tehlikeli nükleer atıkları camda hareketsiz kılmak için Hanford’da atık arıtma tesisi kurma aşamasındadır. Ancak araştırmacılar, tüm teknetyum-99’un camın içine dahil olmadığı ve uçucu gazın eritici sisteme geri dönüşümü gerektiği için engellendi.
Element suda çok çözünür olabilir ve belirli formlarda olduğunda çevre yoluyla kolaylıkla hareket eder. Bu nedenle önemli bir çevresel tehlike olarak kabul edilir.
Teknetyum bileşikleri ile çalışmak zor olduğundan, önceki araştırmalarda malzemenin davranışını anlamaya çalışmak için daha az uçucu olan ikame maddeler kullanılmıştır. McCloy, bileşiklerin bir kısmının 50 yıl boyunca incelenmediğini söyledi. “Lojistik çok zor” Diyor McCloy.
WSU çalışması, PNNL’nin son derece uzmanlaşmış Radyokimyasal İşleme Laboratuvarı ve Çevresel Moleküler Bilim Laboratuvarının radyoloji bölümünde yapıldı.
Araştırmacılar teknetyum-99’u ve depolamaya yönelik eşsiz zorluklarını daha iyi anlamak için temel kimya testleri yaptılar. Elementin sodyum biçimlerinin diğer alkalilerden çok daha farklı davrandıklarını belirlediler. Bu alkalilerin uçuculuğu ve su ile reaktif olmasıyla ilişkili olabilir.
“Bu bileşiklerin yapısı ve spektral özellikleri, teknetyumun nükleer atık camlara dahil edilmesinin anlaşılmasına yardımcı olacaktır.” Diyor McCloy.
Araştırmacılar ayrıca bu çalışmanın, anlaşılması yetersiz olan diğer kimyasal bileşiklerin çalışmasına katkıda bulunmasını umut ediyorlar.
Kaynak : sciencedaily.com
