Atıksuların Küresel Anlamda Tarımsal Sulamadaki Kullanımı Tahmin Edilenden Çok Daha Fazla

Atıksuların Küresel Anlamda Tarımsal Sulamadaki Kullanımı Tahmin Edilenden Çok Daha Fazla

Şehirlerden gelen arıtılmamış atıksuların akıntı yönündeki mahsullerin sulanması için kullanımı, Environmental Research Letters Dergisi’nde yayınlanan yeni bir çalışmaya göre öncesine nazaran %50 daha yaygındır.

Küresel boyutta hangi çiftçilerin tarla sulamada kentsel atıksu kullandığını gösteren gerçek anlamda ilk kapsamlı değerlendirmeyi sağlayan çalışma, ileri modelleme metodlarına dayanmaktadır. Araştırmacılar, bir önceki çalışmalardaki gibi örnek çalışmalara dayanmaktan ziyade coğrafi bilgi sistemlerine dayalı verileri analiz etmiştir.

Araştırmacılar aynı zamanda “dolaylı yeniden kullanım”ı da ilk kez değerlendirmişlerdir ki bu kullanım atıksu, seyreltilmesine rağmen akan yüzey suyunda hala baskın bir bileşen olarak kaldığı zaman ortaya çıkmaktadır. Böyle durumlar dünya çapında tarımsal su yeniden kullanımının büyük bir çoğunluğundan sorumludur ancak farklı görüşlerden dolayı küresel seviyede miktarlarının belirlenmesi zordur.

Tüketici güvenliği başta gelen önceliklerden biri olarak düşünüldüğünde çalışmanın yazarları tüm besin zinciri boyunca yapılan ölçümler yoluyla toplumsal sağlık risklerini azaltma ihtiyacının altını çizmiştir. Bu, gelişmiş atıksu arıtımını ve aynı zamanda -atıksu arıtma kapasitesi, gelişmekte olan ülkelerde yavaş bir şekilde arttığı için- hem tarlalar hem de besin işlenmesi üzerine koruyucu adımları içerir.

Çalışmaya göre çiftçilerin atıksu kullanımı en çok kayda değer bir şekilde atıksu üretimi ve su kirliliğinin olduğu bölgelerde yaygındır. Bu koşullarda ve güvenilir suyun yetersiz olduğu yerlerde atıksu genellikle temel gıdalardan daha fazla su gerektiren sebzeler gibi yüksek değerli mahsulleri de içeren tarlaların sulanmasında sürekli ve güvenilir bir olanak sunmaktadır. İşlem görmemiş atıksuyun uygun olduğu yerlerde çiftçiler bu suyu yüksek besin maddesi konsantrasyonundan dolayı tercih etme eğilimindedirler, diğer yandan çiftçilerin bu suyu kullanımı temel ihtiyaçlardan da motive olmaktadır, başka alternatifleri olmayabilir.

“Artan su kirliliği ve azalan tatlı su ulaşılabilirliği düşünüldüğünde gelişmekte olan birçok ülkede görüldüğü gibi kentsel atıksuyun fiilen yeniden kullanımı anlaşılabilirdir,” demiştir Kaliforniya, Berkeley Üniversitesi’nden çalışmanın baş yazarı Anne Thebo. “Atıksu arıtımına yapılan yatırımlar nüfus artışının gerisinde kaldığı sürece, çiğ mahsulleri tüketen çok sayıda tüketici, gıda güvenliğinde yüksek oranda bir tehditle yüz yüze kalacaktır.”

Sonuçlar, tüm sulanan alanların %65’inin şehir merkezlerinin 40 km’lik akıntı yönü civarında olduğunu ve atıksu akışından geniş ölçüde etkilendiğini göstermektedir. 35,9 milyon hektarlık toplam alanın 29,3 milyon hektarlık kadarı çok sınırlı atıksu arıtımına sahip ülkelerde bulunmaktadır ve çiftçiler ve yiyecek satıcılarının yanı sıra 885 milyon kentli tüketiciyi ciddi sağlık risklerine maruz bırakmaktadır. Bu tarlaların çoğunluğu Çin, Hindistan, Meksika, Pakistan ve İran olmak üzere 5 ülkede bulunmaktadır. Bu yeni bulgular, 70 ülkede yapılan vaka çalışmalarına ve uzman görüşlerine dayanan- 2004 tahminlerinin yerini almaktadır.

“Çiftçilerin atıksuyu sulama amaçlı olarak nerede, neden ve ne ölçüde kullandığını daha iyi kavramak, problemi çözmeye çalışırken atılan önemli bir adımdır,” demiştir Uluslararası Su Yönetim Enstitüsü’nden çalışmanın 2. Yazarı Pay Drechsel. “Halk sağlığını korumayı amaçlayan faaliyetler birinci önceliğimiz iken atıksu kaynaklarını güvenli bir şekilde geri kazanıp yeniden kullanmayı amaçlayan test edilmiş bir dizi yaklaşım yoluyla tehlikelere sınırlama getirebiliriz. Bunlar, suyun kendisi aynı zamanda tarımda ihtiyaç duyulan enerji, organik madde ve besin maddelerini de içermektedir. Bu tür yaklaşımlar aracılığıyla, yıllardır atıksu sorunuyla mücadele eden Dünya Sağlık Örgütü(WHO)’ne de yardım etmekteyiz.”

“Umuyoruz ki bu yeni çalışma, arıtılmamış atıksu miktarının yarıya indirilmesi ve geri dönüşüm ve güvenilir su kullanımının arttırılması için çağrıda bulunan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden Hedef 6(Temiz Su ve Sıhhi Koşullar) ve özellikle Hedef 3(Sağlıklı Bireyler)’ü yerine getirmek adına kanun yapıcıların ve sağlık uzmanlarının ilgisini çekecektir.”

Karşılaşılan büyük bir zorluk da özellikle risk farkındalığının düşük olduğu yerlerde çiftlikten çatala kadar davranış değişikliği geliştirmektir. Bir diğeri ise atıksu ve diğer atıkların geri kazanım ve yeniden kullanım yönetimini -kamu ve özel sektör için daha cazip hale getirmek adına- bir iş zeminine oturtmak için daha geniş ölçekli çabaları içermektedir. Güvenilir kaynakların geri kazanım ve yeniden kullanımı, sağlık ve çevresel risklere değinmek için önemli bir potansiyele sahiptir, aynı zamanda kentleri daha dirençli, tarımı ise daha sürdürülebilir hale getirerek dairesel ekonomiye katkıda bulunmaktadır.

Kaynak: sciencedaily.com

676 Kez Okundu

Hacer Demir

27 Nisan 1993’te Bursa’da doğdu. Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Marka İletişimi bölümü mezunu. UÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde yüksek lisans yapıyor. İlgi duyduğu alanlarda eğitim ve programlara katılmayı, yeni şeyler öğrenmeyi ve kendini geliştirmeyi seviyor. Yenilikçi haberleri takip etmeyi ve çeviri yapmayı sevdiği için 2017 yılından bu yana İnovatif Kimya Dergisi ekibinde yer alıyor.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!