James Batcheller Sumner

James Batcheller Sumner

James B. Sumner, Elizabeth RandKelly ve Chares Sumner’ın oğlu olarak 19 Kasım 1887’de ABD’nin Massachusetts eyaletinin Canton şehrinde dünyaya gelmiştir. James’in ataları, 1636’da İngiltere’nin Bicester bölgesinden gelen ve 1636’da Boston’a yerleşmiş olan Püritenlerdir*. Babasının büyük bir malikanesi, büyükbabasının da bir çiftliği ve pamuk fabrikası vardı. Genç Sumner Eliot Gramer Okulu’na birkaç yıl katıldı ve daha sonra Roxbury Latin okuluna gönderildi. Okulda fizik ve kimya dışında neredeyse her derste sıkıldı. Ateşli silahlarla ilgiliydi ve çoğu zaman avlanmaya giderdi. Henüz 17 yaşındayken,avlandıkları sırada, bir arkadaşı tarafından sol kolundan yanlışlıkla vuruldu. Bunun sonucunda, kolunun dirseğin hemen altından ampute edilmesi gerekiyordu. Solak olmuş, daha sonrasında sağ eliyle bir şeyler yapmayı öğrenmek zorunda kalmıştı. Kolunun kaybı; tenis, kayak, buz pateni, bilardo gibi spor dallarında üstünlük sağlamak için her türlü çabayı göstermesini sağladı.

Sumner,1906 yılında Harvard Üniversitesi’ne kayıt oldu ve 1910’da lisans derecesiyle mezun olarak kimya alanında uzmanlaştı. Kendisinin pek ilgisini çekmese de amcasının pamuk triko fabrikasında kısa bir süre çalıştıktan sonra, Mt. Allison Koleji’nde (Sackville, New Brunswick) öğretmenlik görevine başladı. Ardından, 1911 yılında Worcester Politeknik Enstitüsü’nde (Worcester, Massachusetts) kimya dalında asistanlık yapmaya başladı.Bu görevinden,1912’de Harvard Medical Okulu’nda Profesör Otto Folin ile biyokimya okumak için istifa etti. Her ne kadar Folin tek kollu birinin kimya dalında başarılı olamayacağını düşünse de,Sumner doktorasını sürdürdü ve tamamladı. 1914 Haziran’ında mezun oldu.

Birkaç ay sonra Avrupa’da seyahat ederken, I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle yaklaşık bir ay İsviçre’de mahsur kaldı. Bu süre zarfında Cornell Tıp Okulu’ndan (Ithaca, New York) biyokimya dalında eğitmenlik yapması için bir davet telgrafı aldı. Burada 1929’a kadar biyokimya alanında yardımcı doçent olarak çalıştı. Araştırması, başlangıçta, çok çalıştığı halde, herhangi bir söz söylenemeyen, sonuç üretilemeyen analitik yöntemlere dayanıyordu. Özellikle üreaz üzerine çalışmalar yaptı. Çok çalışmasına rağmen ilginç sonuçlar elde edemedi. Daha sonra, hiç kimsenin ulaşamadığı iddialı bir hedef olarak bir enzimi saf halde izole etmek istedi; ancak onun yetersiz aparatları ve az sayıdaki laboratuvar personeli nedeniyle bunu gerçekleştiremedi.

1921’de, araştırmasının henüz ilk aşamalarında olduğu zamanlarda, bir burs kazandı ve enzim üzerine çeşitli kitaplar yazan Jean Effront ile çalışmak için Brüksel’e gitmeye karar verdi. Gittikten sonra işler yolunda gitmedi, çünkü Effront, Sumner’ın üreaz izole etme fikrinin saçma olduğunu düşünüyordu. Bunun üzerine Sumner,  Ithaca’ya geri döndü. Sumner’ın iddia ettiği şeyin tamamen imkansız olduğunu düşünen ünlü Alman kimyacı Richard Willstatter tarafından alay konusu oldu. John H. Northrop adındaki başka bir kimyager 1930’da Rockfeller Enstitüsü’nde “Pepsin” adı verilen başka bir enzimi izole etmede başarılı olduğunda, Sumner ilk keşfinden dolayı kredi aldı. 1926’ya kadar çalışmalarını sürdürdü. 1926 yılında enzim üreazını kristalleştirdi. O anı otobiyografik bir notta şöyle anlatır; “Telefona gittim ve karıma ilk enzimi kristalleştirdiğimi söyledim.”. İzolasyonu ve üreaz kristalizasyonu karmaşık tepkilerle karşılandı; çoğu biyokimyacı tarafından göz ardı edildi ya da inkar edildi, ancak 1929’da bu çalışma ona profesörlük kazandırdı. Bu süreçte yavaş yavaş tanınmaya başladı.

Sumner’a, 1937’de Guggenheim Bursu verildi; Uppsala’ya gitti ve beş sene Profesör The Svedberg laboratuvarında çalıştı. Aynı yıl Stockholm’daki Scheele Madalyası ile ödüllendirildi. Rockefeller Enstitüsü’nden Northrop, kristalin pepsin ve daha sonra diğer enzimleri elde ettiğinde, Sumner’ın enzimler için genel bir kristalizasyon yöntemi geliştirdiği anlaşıldı. Muhalifler yavaş yavaş Sumner ve Northrop’un iddialarını kabul etti. 1946’da Nobel Ödülü Sumner ve Northrop’a verildi. 1948’de Sumner, Ulusal Bilimler Akademisi’ne (ABD) seçildi. 1955’e kadar da New York Ithaca’daki Cornell Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde profesör olarak çalıştı.

Sumner üç kez evlendi: 1915’te daha sonra boşandığı Bertha Louise Ricketts’le evlendi. Biri erken yaşta ölen altı çocuğu vardı. 1931’de Agnes Paulina Lundkvist ile evlendi ve sonunda 1943’te Mary Morrison Beyer’le evlendi. 12 Ağustos 1955’te kanserden öldü.

*Püriten=tutucu Protestan

918 Kez Okundu

İnovatif Kimya Dergisi

İnovatif Kimya Dergisi aylık olarak çıkan bir e-dergidir. Kimya ve Kimya Sektörü ile ilgili yazılar yazılmaktadır.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!