İlk Covid-19 Karantinası Hava Kalitesini Arttırdı. Bir Yıl Sonra Neredeyiz?
COVID-19 salgınının ilk haftalarındaki birkaç moral yükseltici gelişmeden biri, bütün dünyada hava kalitesindeki dikkate değer artıştı. Kısıtlamaların arabaların, uçakların ve teknelerin hareketliliğini durdurması sebebiyle meydana gelen değişiklik o kadar dramatikti ki, Los Angeles’ın en azından bir günlük Dünya’daki en temiz havaya sahip olması, İtalya’nın el değmemiş Venedik Kanalları’nın yunusları çektiğini iddia eden viral bir aldatmacadan daha az akla yatkın değildi.
Ama bu uzun sürmedi. Birkaç ay sonra, kısıtlamalar gevşedi ya da savunulamaz hale geldi ve trafik eski haline döndü. Los Angeles’ta kaydedilen en yüksek yaz sıcaklığı kirleticileri duman formundaki ozona dönüştürdü. Kıyamet göstergesi, söndürülmesi güç yangınlar gökyüzünü kararttı. Kirli hava geri döndü.
Bu temiz hava bir şey ifade etti mi? Bu kolektif aksiyonların havayı muhtemel olandan daha hızlı temizleyeceğinin mi yoksa havanın rastlantı sonucu bir talihi mi yoksa radikal adımların dahi iklim değişikliği ile mücadele edemeyeceğinin bir kanıtı mıydı? UCLA hava kalitesi araştırmacılarına göre cevap bunlardan teki olmamasının yanı sıra üçünü de içeriyor.
Southland’ın Egzoz Borusu Zaferi
UCLA profesörü Yifang Zhu tarafından yürütülen Aralık 2020 araştırması, elverişli bahar havası katkısının yanında geçtiğimiz Mart ve Nisan aylarında Los Angeles’taki trafikteki geçici durulmanın, yaygın bir egzoz borusu emisyonu olan nitrojen oksitlerde kabaca % 30’luk bir azalmaya sebep olduğunu gösterdi. Fakat bu trafikteki geçici durulmanın sonuna gelindiğinde kirleticiler de geri döndü.
Çevre sağlığı bilimleri profesörü ve UCLA’nın Fielding Halk Sağlığı Okulu’ndaki akademik programlar için kıdemli dekan olan Zhu, trafik emisyonlarındaki kısıtlamalar devam etmezse iyi hava kalitesi de kalıcı olmaz, dedi. “Makalemiz, insanların daha az araç sürdükleri ve daha fazla evden çalışabilmeleri için sürdürülebilir ve adil bir yol bulabilirsek, bu yolla beraber hava kalitesinin önemli ölçüde bundan yararlanabileceğini gösterdi.”
Araştırmacıların, hangi gelişmelerin araç eksikliğinden ve hangilerinin geçen mart ve nisandaki bahar yağmurlarının bolluğu gibi hava koşullarından kaynaklandığını belirlemelerine olanak sağlayan bu çalışma 2017 ‘den 2020’ye kadar olan süredeki ulaşım verilerine dayanarak trafik modelleri oluşturdu. Herhangi bir Los Angeleslı’nın bildiği gibi, havayı temizlemenin en hızlı yolu yağmurdur.
Zhu, zamanında birçok insan bana temiz hava hakkında sorular sordu ve ben de insanların bunu düşünmesinin harika olduğunu söyledim ama bir de meteoroloji komponenti var, dedi. “Meteorolojiyi modele dahil ettiğimizde ve etkilerini kontrol ettiğimizde, yine de önemli miktarda azalma gördük, bu nedenle trafik düşüşü gerçek hava kalitesi avantajlarına dönüştü.
Ozona Gelince
UCLA profesörü Suzanne Paulson, Güney Sahili Hava Kalitesi Yönetim Bölgesi’nden elde edilen verilere dayanarak, trafik yoğunluğunun azaltılmasından kısa bir süre sonra, nisan ayında büyük bir artış da dahil olmak üzere ozonun arttığını söyledi. Ozon, stratosferde güneşin ultraviyole radyasyonuna karşı bir bariyer görevi görmesinin yanı sıra egzoz borusu emisyonlarıyla artabilecek yer seviyesindeki dumana da katkı sağlar fakat trafik tek katkı sağlayıcı olmadığından bu birebir bir denklem değildir.
UCLA’nın atmosfer ve okyanus bilimleri departmanında hava kalitesi araştırmacısı olan Paulson, “Geçen yıl kesinlikle uzun yılların en kötüsü diyebileceğimiz aşırı derecede yüksek bir ozon gözlemledik, dedi. “2020’nin geri kalanında meydana gelen artışlarla kıyaslandığında nisan ayında çok yüksek bir artış oldu.”
Paulson, NASA’ya göre 2020, Dünya’nın kaydedilmiş en sıcak yılı için 2016 ile ilişkilendirildi ve bu sıcaklık, Los Angeles County’ deki birçok rekor kıran yükselişin yanı sıra, ozon oluşturan kimyasal reaksiyonları hızlandırdı, diye açıkladı. Trafik yoğunluğundaki azalmalar ozonun oluşumundaki ana bileşen olan nitrojen oksitleri azaltsa da başka bir bileşen olan uçucu organik bileşikler artmış olabilir. Paulson, bazı bilim insanlarının VOC emisyonu olan el dezenfektanlarına ve diğer temizlik solüsyonlarının çılgınca kullanılmasına sebep olması nedeniyle COVID-19’un ozonu arttırabilecek kadar önemli olabileceğini teorileştirdiklerini söyledi.
Bu arada, sürüşteki kısa zamanlı yoğunluk azalışı, kirlilikte kısa zamanlı çöküşten daha fazlasını yapamaz, diye ekledi.
Partikül kirliliği mart ve nisanda çok daha iyiydi ve araç yoğunluğundaki azalma sebebiyle kirlilikte iyileşme söz konusuydu ama bu beklenilen kadar yüksek değildi çünkü araç filosu nispeten çevre dostu. Bu araçlar, 50 yıl önce emisyon kontrolleri başlamadan ki hallerine göre 400 kat daha çevre dostu, dedi Paulson. Bu, araçları çevre dostuna dönüştürme programlarının inanılmaz başarısının bir kanıtı, çünkü araç filonuz daha az çevre dostu olsaydı çok daha büyük gelişmeler görebilirdik. ”
Paulson ve Zhu, geçen baharda kısa süren hava kalitesi kazanımları; sürüşe geri dönüşü, iklim değişikliğinin neden olduğu ısı dalgalarını veya orman yangınlarını etkisiz hale getiremedi. Ancak daha temiz havaya sahip bir Los Angeles görüntüsü sundular ve sürüş yoğunluğunun azalmasının bir fark yarattığını hatırlattılar, dedi.
Zhu, havayı temizlemek için salgına ihtiyacımız olmamalı, dedi. “Pandemi ve karantinalar, neler yapılabileceğini ve ne gibi değişiklikler bekleyebileceğimizi fark etmemizi sağladı. Ancak havamızın ve enerji kaynaklarımızın temiz olduğundan emin olmak için düşünmemiz gereken daha sürdürülebilir ve adil yollar var. ”
Kaynak: phys.org