İlk Hayvansız Toksisite Testi
Fotoğraf: Yeni üç test sisteminin, fareler de dahil olmak üzere binlerce hayvanın kullanıldığı deneyleri ortadan kaldırması bekleniyor.
Toksikoloji dünyasında büyük bir gelişmeye işaret eden Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), ilk kez hayvan kullanımı gerektirmeyen bir toksikoloji testini onayladı. BASF ve İsviçreli koku firması Givaudan tarafından geliştirilen bu yeni yaklaşım, gelişim aşamasındaki bir ürünün ciltte alerjik reaksiyonlara neden olup olmadığını belirlemek için bir hayvan üzerinde tek bir deney yerine üç yöntemden yayarlanıyor.
Bir hayvan hakları grubu olan PETA’nın (People for the Ethical Treatment of Animals) Birleşik Krallık bilim politikası yöneticisi Julia Baines, bu gelişmenin “gerçekten çığır açıcı” olduğunu söylüyor. AB verilerine atıfta bulunarak, 2017 yılında Avrupa’da deri testleri için 47.000’den fazla hayvanın kullanıldığını söylüyor. “Bu hayvanlar, öldürülmeden ve parçalanmadan önce şişme, kabarma ve iltihaplanma gibi çeşitli olumsuz uygulamalara maruz kalıyor” diyor.
Baines, veri kurallarının karşılıklı kabulü halinde, Birleşik Krallık, ABD ve Avrupa Birliği üye ülkeleri de dahil olmak üzere OECD’nin tüm üye ülkelerinin yasal olarak gerekli kimyasal toksisite testleri için yeni yaklaşımı kabul etmesi gerektiğini söylüyor. Ve ekliyor ”Bu yaklaşım ile deri hassaslaştırma testlerindeki hayvan kullanımınında küresel ölçekte doğrudan bir kayma görmeyi bekleyebileceğimiz anlamına geliyor.”
Hayvan derisinin bir alerjene maruz kalması, topluca olumsuz sonuç yolu olarak bilinen bir dizi tepkiyi veya “kilit olayı” tetikler. BASF ve Givaudan, bu olayları hayvansal olmayan üç ayrı testte taklit etti.
Testlerin ilki, bir maddenin cilt proteinlerine bağlanma yeteneğini değerlendirir. Doğal deri proteinleri yerine sentetik heptapeptidler kullanılır.
İkinci test, bir deri proteininin ona bağlandığında değişip değişmediğini belirleyerek bir maddenin alerjen olup olmadığını belirler. Bir hayvanda, bu değiştirilmiş proteinler deride dendritik hücreler olarak bilinen özel bağışıklık hücreleri tarafından tanınır. İkinci test, bir test maddesi ile inkübe edildiğinde ex vivo (canlı organizma dışı yapay ortam) dendritik hücrelerin nasıl değiştiğini ölçer.
Üçüncü test, ateş böceğinin enzimi olan lusiferazdan, kaynağı olduğu bir biyolüminesans genine hücresel bir stres yanıt yolu oluşturarak cilt hücrelerine yönelik stresi tespit eder. Eğer hücreler stresliyse parlar.
Givaudan’daki in vitro (yapay ortam) moleküler tarama başkanı Andreas Natsch’a göre, üç test yaklaşımı insan derisinde alerji riski için bilinen hayvan testlerinden daha kesin.
BASF, kendi geliştirme ürünlerine uygulayacağı testlerle ilgili tüm fikri mülkiyet haklarını veriyor. BASF’nin özel toksikolojiden sorumlu başkan yardımcısı Robert Landsiedel, kısmen pahalı hammadde ve ekipmanlardan ötürü yeni testlerin hayvan testlerinden daha pahalı olacağını söylüyor.
Landsiedel, BASF’nin 2008’den beri bu hedef doğrultusunda çalıştığını söylüyor. Yaklaşım, diğer hayvan testlerini değiştirmek için bir proje olabilir. Bununla birlikte, göz tahrişi veya hormon sistemi etkileri gibi alanlar için hayvansız deneylerin onlarca yıl uzakta olabilecek yeni teknolojiler gerektireceğini söylüyor.
Kaynak: acs.org