Olağanüstü Esnek Bu Polimer, Yapay Cilt Ve Kasları Beraberinde Getirebilir!
Stanford Üniversitesi’nden araştırmacılar, test edildiğinde oldukça dikkat çekici sonuçlar veren bir malzeme sentezlediler. Bu polimer, sahip olduğu olağanüstü esneklik, kendini iyileştirebilme ve elektrik alana duyarlılık gibi özellikleri sayesinde suni deri ve kas yapımı için mükemmel bir malzeme.
Nature Chemistry’de* yayımlanan bu çalışma, Profesör Zhenan Bao’nun bir süredir yapay cilt geliştirme arayışı içinde olan çalışma grubuyla gerçekleştirildi ve daha önce bir başarı elde etti.
Basın açıklamasına göre**, yeni sentezlenen bu elastomer test edildiğinde sonuçlar oldukça şaşırtıcı oldu. Malzemenin esnekliği, elastikiyetini ve kırılma noktasını ölçmek için kullanılan makinenin sınırlarını aşmıştı!
Sınır sadece 45 inç olduğu için araştırmacılar, materyali, kendileri uzatmak zorunda kaldılar ve kullandıkları 2.54 cm’ lik (1 inç) numune, uzunluğunun 100 katına kadar genişledi.
Şok edici esnekliğinin dışında, bu polimer, ne bir çözücü ne de ısıl bir işlem gerektirmeden oda sıcaklığında, kendi kendini iyileştirebilme özelliği de gösteriyor. Zarar görmüş malzeme dahi -20°C (-4°F) ‘ye kadar düşük sıcaklıklarda kendini iyileştirebiliyor, günlerce eskimiş olsa bile.
Dahası, araştırmacılar malzemeyi bir elektrik alana maruz bıraktıklarında, tıpkı bir kasın yapacağı gibi seğirdiğini gözlemliyor.
Bu malzeme, doğrusal molekül zincirlerinin ligand adı verilen organik moleküller ile birbirine bağlanması sonucu oluşan birleşimdir. Materyale bu olağanüstü esnekliğini veren de çapraz bağlama olarak adlandırılan bu birleştirme işlemidir.
Araştırmacılar, ‘’doping’’ işlemini, ligandlara karşı güçlü bir çekim kuvvetine sahip metal iyonlarıyla gerçekleştiriyor. Yırtılmış numuneler, bir araya getirildiğinde, metal iyonları aracılığıyla moleküllerin kırık zincirini yeniden yapıyor ve kendini iyileştiriyor. Ayrıca bu iyonlar, malzemenin elektrik alana cevap verebilirliğinden de sorumlular.
Yeni polimerin meydana getirdiği bu sonuçlar, Bao’nun suni deri ve kas yaratma çabalarına katkı sağlıyor ki bu da kaybolan duyuları geri getirmek için takma kol ve bacaklara yapılacak uygulamaları beraberinde getiriyor. Dahası, robot bilimi de makinelere hassas bir dokunsal ve duyusal yetki verebilecek bu teknolojiden yararlanabilicek.
Kaynak : futurism.com
