Sir Walter Norman Haworth
Walter Norman Haworth 19 Mart 1883’te Chorley, Lancashire, İngiltere’de doğdu. 14 yaşında babası Thomas Haworth’un yanında muşamba tasarımı ve imalatı üzerine çalışmaya başlayana kadar yerel okulda eğitim aldı. Bu işte kullandığı boyar malzemeler kimyaya olan ilgisini geliştirdi ve yeni bilgilere olan açlığı ona Preston şehrinde eğitim alması için kapıları araladı. Aldığı bu eğitim, Manchester Üniversitesi’nin giriş sınavını geçmesini sağladı ve 1903 senesinde Kimya Bölümü’nde lisans hayatına başladı. Bu bölümü birinci sınıf onur derecesiyle, 1906 yılında bitirdi. Üç yıl boyunca yaptığı araştırmalardan sonra Göttingen’de Wallach laboratuvarından burs alarak doktora programına hak kazandı ve 1910 yılında doktorasını tamamladı. 1911 yılında doktora unvanı kazanmış bir şekilde Manchester’a geri döndü. Tüm bu akademik başarıları, mümkün olan en kısa zamanda elde etti.
1911 yılında, asistan olarak Londra’daki Imperial Üniversitesi’ne atandı ve ardından 1912 yılında kimya okutmanı olmak üzere St. Andrews, İskoçya’ya taşındı. 1920 yılında, Durham Üniversitesi’nde kendisine ‘Kimyanın Başkanı’ (Chair of Chemistry) deniliyordu ve takip eden yıllarda da Phillips Bedson’ın yerini alarak müdür oldu. Haworth, 1925 yılında, profesör ve kimya bölümü başkanı olarak Birmingham Üniversitesi’ne atandı. Haworth bu görevde 1948 yılında emekli olana kadar kaldı. 1947-1948 yılları arasında aynı zamanda dekan yardımcılığı yaptı. Ardından 1948 yılında da Bilim Fakültesi Dekanı oldu. Sör Norman emekliliğini de oldukça aktif geçirdi. Birçok heyet ve komiteye hizmet etti. 1949 yılının şubat ayında, Kraliyet Topluluğu’nu, Yeni Zelanda’da, Yedinci Pasifik Bilim Kongresi’nde temsil etti. Ayrıca 1947 yılında kendisine şövalyelik nişanı verilmişti.
Haworth’un ilk araştırmaları, terpenelerin (C10H16 formüllü herhangi bir karbonhidrat) yapısını içeriyordu ve 1912 yılında da silvestren maddesinin sentezini gerçekleştirdi. Sonraları karbonhidratlar iyice ilgisini çekmeye başladı. Emil Fischer’in, ‘‘Şekerlerin yapısının karakterize edilebilmesi için mükemmel methylated türevlerinin hazırlanması, bu amaçla şekerin metanol ile reaksiyonu.’’ metodunu genişleterek çalıştı.
Birinci Dünya Savaşı sırasında, Haworth, laboratuvarını iyi kimyasallar ve ilaçlar üretmek üzere organize etti. Savaştan sonra tekrar karbonhidratlar ile ilgili araştırmalarına döndü. 1928 yılıyla birlikte, Haworth maltoz, laktoz, selobiyoz, gentiyobioz, melibiyoz, gentiyanoz, rafinoz ve glukozit gibi normal şekerlerin halka yapısını geliştirmiş ve doğrulatmıştı. Haworth’un, metillenmiş polisakkaritlerin zincir uzunluklarını tayin etmek için geliştirdiği metodu; nişasta, selüloz, glikojen, inülin ve ksilan maddelerinin temel özelliklerinin tayin edilmesine yardımcı oldu.
Haworth’un sonraki çalışmaları, bakteriyel polisakkaritlerle ilgili kimyasal, fiziksel ve biyolojik problemlerin düzenlenmesine katkıda bulundu.
Haworth, sayısız bilimsel makale yazdı ve Karbonhidrat Kimyasındaki İlerlemelere (Advances in Carbohydrate Chemistry) katıldı. Kendisinin ‘The Constitution of Sugars’ (Şekerlerin Yapısı) isimli kitabı 1929 yılında yayınlandı.
1928 yılında şekerin çeşitli hallerinin, nişasta ve selülozun, bileşimlerinin ve yapılarının haritasını çıkarmasıyla; ayrıca 1933 yılında C vitaminin moleküler yapısını tayin etmesiyle, ‘Karbonhidratlar ve C vitamini üzerine yaptığı araştırmalar’ konusu ile Paul Karrer ile birlikte 1937 yılında kimya dalında Nobel Ödülü sahibi oldu.
Haworth, 1944-1946 yılları arasında Kimya Topluluğu’nun başkanı; 1947-1948 yılları arasında Kraliyet Topluluğu’nun başkan yardımcısı idi. Kendisi, Belfast, Zürih ve Oslo Üniversiteleri’nden onursal bilim derecesine; Manchester Üniversitesi’nden hukuk onursal doktorasına; dokuz farklı yabancı bilim akademisinde üyeliğe sahip oldu. Ayrıca, 1933 yılında Longstaff Madalyası’nı; 1934 yılında Davy Madalyası’nı; 1942 yılında Kraliyet Madalyası’nı aldı.
Haworth, 1922 senesinde, Sör James Dobbie’nin ikinci kızı olan Violet Chilton ile evlendi. İki erkek çocuk sahibi oldular. Haworth 19 Mart 1950’de ani bir şekilde hayata veda etti.