Kanser Terapisinde Heyecan Verici Bir Yenilik Daha!

Kanser Terapisinde Heyecan Verici Bir Yenilik Daha

Vücut bağışıklık sistemini kanserle savaş için yeniden programlayan bir terapi düşünün, oldukça heyecan verici değil mi? Üstelik bu terapi neticesinde ölümcül hastaların %90´ ından fazlasında iyileşme görüldüğü rapor edildi.

Lösemili hastalardan alınan beyaz kan hücreleri laboratuvar ortamında değiştirilerek tekrar vücuda yerleştirildi.

Ancak veriler yayınlanmadı ve detaylı değerlendirilme yapılmadı. İki hastanın aşırı imün yanıtından dolayı hayatını kaybettiği biliniyor.

Uzmanlar bu denemenin heyecan verici olduğunu, ancak henüz küçük bir adım olarak değerlendirilebileceğini söylüyor.

Bu haber, American Association´ın (Amerikan Derneği) Washington´da düzenlenen “Advancement of Science (Bilimin gelişimi)” yıllık olağan kurulunda duyuruldu.

Çalışmaya öncülük eden Seattle Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi´nden bilim insanı Profesör Stanley Riddell, bu hastalarda uygulanan diğer bütün terapilerin başarısız olduğunu ve hastaların sadece 2 ila 5 ay kadar ömürlerinin kaldığını aktardı. Profesör konferansta, erken bulguların eşi benzeri bulunmayan nitelikte olduğunu da paylaştı. 

Tekrar Programlama

Bu araştırmada, düzinelerce hastadan bağışıklık sisteminin “killer t-hücreleri” olarak adlandırılan hücreleri alındı. Bu hücreler normal şartlarda enfekte olmuş dokuları yok eden silahlar gibi çalışıyor.

Araştırmacılar yeni bir target (hedef) mekanizması olurstumak için bu t-hücrelerinin genetik yapısını değiştirdi. Hayali antijen reseptörleri denilen bu sistem ile akut lenfoblaştık lösemi hedef alınıyor.

Prof. Riddell BBC´ye verdiği demeçte “ Esasında bu işlemle yapılan, T-hücrelerini, hastaların tümör hücrelerini arayıp bulması ve yok etmesi için yeniden programlamak. Burada bahsi geçen hastalar gerçekten de tedavi seçeneklerinin tümüyle denendiği ve tabiri caizse sona gelindiği hastalardı. Bu hastalara bahsi geçen tedavinin tek bir dozunun dahi uygulanmasıyla %90´dan fazla hastanın tamamıyla düzelme gösterdiği ve sonrasında herhangi bir lösemi hücresine rastlanılmadığı kaydedildi.” açıklamasında bulundu.

Bir kanser uzmanın söylediğine göre ise, araştırmanın önemi henüz tam anlamıyla aydınlatılmış değil, çünkü çalışmayla ilgili herhangi bir veri mevcut değil.

Ayrıca terapinin uygulandığı hastalardan 7´sinde çok şiddetli sitokin salınımı gözlendi ve bu sebepten hastalar yoğun bakıma alındı, 2 hasta ise hayatını kaybetti.

Bu istisnai durum ölümcül kanserle karşılaşıldığında belki kabul edilebilir görünse de, tedavinin yan etkileri kemoterapi ve radyoterapi gibi hastaların çoğunluğunda ise yarayan alışılmış lösemi terapisine kıyasla oldukça fazla.

Analiz (BBC Haber, Sağlık Editörü James Gallagher) 

İmunoterapi alanı, bağışıklık sistemini kanserle savaş için kontrol altına almayı başararak rüştünü ispatladı denilebilir.

Bu gelişmenin önemini ve geçerliliğini tespit edebilmek oldukça zor, çünkü ne yazık ki hakkında yayınlanmış herhangi bir veri bulunmuyor; fakat bu alanda büyük gelişmelerin olduğu da su götürmez bir gerçek.

“Kontrol noktası inhibitörleri” olarak adlandırılan pembrolizumab ve ipilimumab gibi ilaçlar, tabiri caizse uyuyan bağışıklık sistemini uyandırıyor, frene basmış olan sistemi tekrar ateşliyor ve bu sayede kanserli hücrelere saldırmasını sağlıyor. Bu ilaçlar doktorlar tarafından çoktan kullanılmaya başlandı. Doktorlara hastaların kendi hücrelerini değiştirerek kanserle savaşan bir bağışıklık sistemi inşa etme imkanı sağlayacak diğer deneysel teknikler de amacına ulaşmak üzere gibi görünüyor.

Yakın zamanda, imunoterapinin de muhtemelen kemoterapi, radyoterapi, cerrahi müdehale gibi kansere karşı mücadelede kullanılan temel silahlar arasına katılacağını görmek oldukça heyecan verici.

Böyle bir yaklaşımın lösemi gibi kan kanseri üzerinde kullanımı ile göğüs kanseri gibi masıf bir kanser türünde kullanımı arasında oldukça büyük bir fark bulunuyor.

İngiltere Kanser Araştırma Merkezi´nden Dr. Alan Worsley bu alandaki çalışmaların inanılmaz heyecan verici olmasına karşın, bunun henüz küçük bir adım olduğu fikrinde. BBC´ye konuşan doktor “Genetik hücre düzenlemesi teknolojisi üzerinde bir süredir çalışıyoruz. Şu ana kadar bu yöntemin kan kanserinde oldukça ümit verici olduğunu söylemek mümkün. Pekçok durumda standart terapinin kan kanseri için oldukça etkili olduğunu itiraf etmeliyim; ama bu yeni uygulama standart terapinin etkili olmadığı nadir hastalar için oldukça anlamlı. Asıl zorlu görevimiz ise `Bu terapiyi diğer kanser türlerine nasıl uygulayabilirz, masıf kanser olarak bilinen, doku içerisindeki kanserlerde bu uygulamanın etkili olmasını nasıl sağlayabiliriz.´ bunu bulmak.” dedi.

Kaynak : bbc.com

552 Kez Okundu

İnovatif Kimya Dergisi

İnovatif Kimya Dergisi aylık olarak çıkan bir e-dergidir. Kimya ve Kimya Sektörü ile ilgili yazılar yazılmaktadır.

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!