Alexander William Williamson
Alexander William Williamson, günümüzde “Williamson Eter Sentezi” ile bilinen İskoçya kökenli İngiliz kimyagerdir.
Hayatı
1 Mayıs 1824’te İngiltere’nin Londra şehrinde, Wandsworth’ta doğdu. East India Company’de yazar olan Alexander Williamson’un ve Londra’daki soylu bir tüccarın kızı olan Antonia McAndrew Williamson’un üç çocuklarından ikincisiydi. Daha küçük yaşlardayken Williamson’un sol gözünde görme engeli vardı ve sol kolunu kullanamıyordu. Tüm bu fiziksel engellere rağmen Williamson kendisini geliştirme konusunda teşvik edici ve ona çalışma konusunda ilham veren bir çevrede büyüdü. Çocukluğunun ilk yıllarını Brighton’da geçirdi ve eğitimine Kensington’da başladı. 1841 yılında Heidelberg Ruprecht Karls Üniversitesi’nde akademik eğitimine başladı. Burada Leopold Gmelin’le birlikte çalıştıktan sonra Giessen Üniversitesi’ne geçti ve burada organik kimyanın kurucusu olarak da bilinen Justus von Liebig ile çalışarak doktora eğitimini başarıyla tamamladı. Daha sonra Paris’e geçti ve Auguste Comte ile birlikte yüksek matematik alanına yöneldi.
1849 yılında diyaliz ve gaz difüzyonu alanındaki çalışmalarıyla bilinen Thomas Graham’ın da desteğiyle University College London’da analitik ve uygulamalı kimya alanlarında profesör olarak görev aldı. Williamson, Graham’ın 1855’teki istifasından kendisinin 1877’deki emekliliğine kadar geçen sürede genel kimya alanının da başkanıydı.
1855’te Thomas Hewitt Key’in üçüncü kızı Emma Catherine Key ile evlendi. Oliver Key ve Alice Maude isimlerinde iki çocukları oldu. Alice Maude Williamson fizikçi Alfred Henry Fison ile evlendi.
6 Mayıs 1904’te Surrey, İngiltere’de öldü.
Eter Üzerine Çalışması
Alkoksit ve haloalkanın etkileşimi sonucu ortaya çıkan asimetrik eterlerin üzerine yaptığı çalışma günümüzde Williamson Eter Sentezi olarak bilinmektedir. Williamson, alkollerin ve eterlerin birbirine paralel maddeler olduklarını ve su gibi aynı tipte oluştuklarını öne sürdü ve bu görüşünü kimyasal bileşiklerin sınıflandırılmasında yaygın olarak kullanılan su-tipi maddeler olarak tanımladı.
İyonik ayrışmanın temel modern teorisi için önemli olan, eterin oluşumuyla ilgili yazdığı bir makalede herhangi bir bileşiğin kümeleşmiş molekülleri arasında devamlı süren bir değiş-tokuşun olduğunu ileri sürdü. Örneğin; hidroklorik asitte bir hidrojen atomu ilk bağlandığı klor atomuyla birbirine yakın bir pozisyondayken sessiz kalmaz ve klor atomu başka hidrojen atomlarıyla yer değiştirebilir. Bu düşünce Rudolf Clausius tarafından da ortaya atılmıştı.
Williamson ve Chōshū Beşlisi
1863 yılında beş öğrenci Chōshū klanından, Japonya’dan yasa dışı yollarla kaçırılarak Londra’ya getirildi. Japonya o zamanlar kapalı bir ülkeydi, Tokugawa Shogunate yasaları bir ülkeden başka bir ülkeye seyahati yasaklamıştı. Bu öğrenciler Profesör William Willaimson’un evine yerleştirildiler ve Williamson eşiyle birlikte onlara İngilizce ile batı kültürünü öğrettikten sonra Londralı olmayan öğrenciler olarak University College London’da eğitim görmelerini sağladı.
Ödüller ve Onurlar
Eterifikasyon üzerine yaptığı çalışma kendisine 1862 yılında Royal Society’den Royal Madalyası’nı kazandırdı. 1855’te Royal Society’nın başkanı seçildi ve 1873-1889 yılları arasında burada sekreter olarak görev aldı. Aynı zamanda The Chemical Society London’un da iki defa başkanı seçildi. 1863-1865 ve 1869-1871 yılları arasında bu görevini sürdürdü.