Rüzgâr Enerjisiyle Çalışan Gemi, Karbon Emisyonları %90 Oranında Azaltabilir

Rüzgâr Enerjisiyle Çalışan Gemi Karbon Emisyonları 90 Oranında Azaltabilir

Fotoğraf :  Yeni tasarlanmış bir transatlantik araba taşıyıcısı olan Oceanbird, rüzgarla çalışıyor ve deniz taşımacılığının karbon ayak izini önemli ölçüde azaltabilir.

Yoğun karbon-küresel deniz taşımacılığı sektörü, sera gazı emisyonlarının yaklaşık % 2,86’sına katkıda bulunmaktadır. Okyanus deniz taşımacılığı endüstrisinin karbondan arındırılmasının zorlukları düşünüldüğünde, İsveçli bir gemi inşa şirketi tarafından, Atlantik boyunca otomobilleri taşımak için tasarlanmış rüzgar enerjisiyle çalışan bir geminin geleneksel bir araba taşıyan gemiye göre karbon emisyonlarında % 90 azalma görülüyor.

Bu tür rüzgar enerjisiyle çalışan nakliyenin %100 çevre dostu olmaktan çok% 90’dır çünkü limanlara girmek, manevra yapmak, çıkış yapmak, rüzgar kesintileri vs.. yani acil durumlarla uğraşmak için bir motor gücü gerekir. Belki de bu motorların bir gün pillerle veya yakıt pilleriyle çalıştırılması mümkün olur.

Bununla birlikte, %90 oranında emisyon azalımı, filolarının karbon yoğunluğunu 2050’ye kadar %50’ye düşürmek amacıyla, küresel nakliyeyi düzenleyen BM kuruluşu olan Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün görevini büyük olasılıkla karşılayacaktır.

Önerilen rüzgarla çalışan yelkenli gemilerin en belirgin özellikleri beş, 260 ayak, teleskopik ve dönebilen olmalarıdır.

Gemi 650 feet uzunluğunda, 35.000 ton ağırlığında ve geleneksel araba taşıyan gemilerin 17 knot’una kıyasla yaklaşık 10 knot’ta 7000 araba taşıyabilir.( knot:saatte 1 deniz miline eşit hız birimi.)

Bu, transatlantik kargosunun teslimatını yaklaşık 7 ila 12 gün arasında yavaşlatırken, denizcilik sektöründeki paydaşlar, müşteri tedarik zincirinin gerektirdiği hız ihtiyacı ile iklim sorumluluğu arasındaki dengeyi dengelemek zorunda kalıyor.

Bunların hepsi Vikingler ve İskandinavların büyük denizcilik tarihini düşündürüyor. Rüzgar enerjisiyle çalışan okyanusa giden gemiler biraz “geleceğe dönüş” senaryosu gibi görünse de, aslında bir paradigma değişimi ve sürdürülebilirlik arayışında yelkenlerinde bir miktar rüzgarla birlikte gemicilik endüstrisi için heyecan verici ve önemli bir adımdır.

Kaynak: advancedsciencenews.com

561 Kez Okundu

Yağmur Akdağlı

Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği bölümünü bitirdim. Ve şu an Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nde biyomühendislik alanında yüksek lisans eğitimi alıyorum .Türkiye’de kimya bilimini ve diğer temel bilim alanlarının haberlerini en donanımlı şekilde sağlayan İnovaktif Kimya Dergisi ekibine katıldım. Bilgi birikimlerimi ve edindiğim haberleri sizlere aktarmak benim için büyük zevk . İlgi alanlarım; biyoteknoloji, polimer kimyası, proses kontrol, ilaç kimyası ve endüstriyel uygulamaları

You may also like...

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com
Kopyalamak Yasaktır!